Kategori: Magazin

2023 yılında 1 milyar 565 milyon dolarlık ihracatla Ege Bölgesi’nde gıda sektörleri arasında ihracat şampiyonu olan Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, TİM İlk 1000 İhracatçı Listesi açıklanınca başarılarına yeni bir halka eklemiş oldu. 

Türkiye’de 2000 sonrasında ihracatın yıldız sektörleri arasında yer alan Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller Sektörü, Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından açıklanan 2023 yılı TİM İlk 1000 İhracatçı Listesinde 21 firmayla gıda sektörleri arasında en çok temsilci veren ikinci sektör oldu. 

Gümüşdoğa 75. sıranın sahibi oldu

Gümüşdoğa Su Ürünleri Üretim İhracat ve İthalat A.Ş. su ürünleri ve hayvansal mamuller sektöründe birinci firma olurken, genel sıralamada 14 basamak yükselerek Türkiye’de en çok ihracat yapan 75. firma, Muğla’da en çok ihracat yapan birinci firma olmayı başardı. 

Kılıç Deniz ilk 100’de yer aldı

Su ürünleri ve hayvansal mamuller sektöründe uzun yıllardır zirvede yer alan Kılıç Deniz Ürünleri Üretimi İhracat İthalat ve Ticaret A.Ş. firması 2023 yılında 99. sıradan adını yazdırdı ve ilk 100 içinde yer alan ikinci su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörü firması oldu. Öte yandan Kılıç Deniz, Türkiye genelinde sektöründe ikinci sıraya adını yazdırdı. 2024 yılı içinde Kılıç Holding A.Ş. bünyesine katılan Agromey Dış Ticaret A.Ş. 2023 yılında TİM İlk 1000 ihracatçı listesinde kendi sektörünün sekizincisi olurken, totalde 404. sırada yer buldu.

Noordzee su ürünledi 106 sıra yükseldi

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği üyelerinden Noordzee Su Ürünleri İhracatı Sanayi ve Ticaret A.Ş. sektöründe en çok ihracat yapan dördüncü firma olurken genel sıralamada 106 sıra birden çıkarak 334. basamaktan 228. sıraya ilerledi.

Abalıoğlu 3 firmayla listeye girdi ikisi su ürünleri ve hayvansal mamuller sektöründen

Abalıoğlu Holding, 3 firmasıyla TİM İlk 1000 Listesi’nde yer almayı başarırken su ürünleri ve hayvansal mamuller sektöründe Abalıoğlu Lezita Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. sektörel sıralamada yedinci sıraya, genel listede 396. basamağa adını yazdırdı. 

Abalıoğlu Balık ve Gıda Ürünleri A.Ş. sektöründe 9. Olurken, genel listeye bu yıl 446. Sıradan giriş yaptı. 

Türkiye’de su ürünleri ve hayvansal mamuller sektöründe pek çok ilkleri hayata geçiren Yaşar Holding’in şirketi Yaşar Dış Ticaret A.Ş. su ürünleri ve hayvansal mamuller sektöründe en çok ihracat yapan 11. Firma olurken, TİM İlk 1000 Listesinde 291. oldu.

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği üyesi İlknak Su Ürünleri San. Tic. A.Ş. 2023 yılında sektöründe 13., genel sıralamada ise; 116 sıra birden yükselerek 698. sıradan, 582. sıraya çıktı. 

TİM İlk 1000 İhracatçı Listesine girme başarısı gösteren Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği üyesi bir firma isminin açıklanmasını istemedi. 

Dünya’nın üç öğün protein ihtiyacını karşılamak için üretim yaptıklarını dile getiren Türkiye Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Sinan Kızıltan, bu çabaları sonrasında 21 firmayla TİM İlk 1000 İhracatçı Listesinde yer almayı başardıklarını, 21 firmanın 12 tanesinin Egeli ihracatçı firmalardan oluştuğunu bunun gururunu yaşadıklarını kaydetti. 

Egeli 11 firmanın 2023 yılında 1 milyar 250 milyon dolarlık ihracat yapma başarısı gösterdiğini vurgulayan Kızıltan, “Su ürünleri, kanatlı, yumurta, süt ürünleri ve bal alt sektörlerimizde Türkiye’nin ihtiyacını karşıladığımız gibi 100’den fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. İhracata üreticilerimizin sigortası gözüyle bakmak gerekiyor. İhracatın önünde kısıtlar olmadığı sürece üreticimiz üretir. İhracatta kısıtlamalar hem üreticimize hem ihracatçımıza hem de ülkemizin imajına zarar verir. İhracat kısıtlamaları olmadığı takdirde 2024 yılında TİM İlk 1000 İhracatçı Listesi’ndeki firma sayımızı artıracak potansiyele sahibiz” şeklinde konuştu. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

7 ülkedeki 10 santral operasyonu ve 2.627 MW kurulu gücüyle faaliyetlerini sürdüren Aksa Enerji, 2024 yılı ilk çeyrek dönem konsolide finansal sonuçlarını açıkladı. Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Afrika ve Orta Asya’daki yatırımlarını aralıksız sürdüren şirketin ilk çeyrek dönem FAVÖK’ü, 1,4 milyar TL olarak gerçekleşirken FAVÖK marjı geçen yılın aynı dönemine göre 5 puan artışla yüzde 19’dan yüzde 24’e ulaştı. 

Yatırımlar hız kesmeden devam ediyor

Aksa Enerji, 2024 yılının ilk çeyreğinde hem Türkiye’de hem de yurt dışında yatırımlarını aralıksız sürdürdü. Türkiye genelinde toplam 8 şehirde 831,41 MW kurulu güce sahip olacak depolamalı RES/ GES yatırımlarına başlayan şirket, yurt içinde yenilebilir enerji alanında büyümeye odaklanıyor.  

Aksa Enerji, ayrıca Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu (KIB-TEK) ile imzaladığı 15 yıllık sözleşme kapsamında 35 MW’lık ek kapasitenin tamamını Mayıs 2024 tarihi itibarıyla devreye aldı. Böylelikle Kıbrıs Kalecik Elektrik Santrali’nin kurulu gücü, 153 MW’dan 188 MW’a yükseltildi. 

Yurt dışında eş zamanlı olarak dört farklı coğrafyada yatırımlarını sürdüren Aksa Enerji, Özbekistan Talimercan’da 430 MW kurulu güce sahip olacak kombine çevrim doğalgaz santralini, 2024 yılının sonunda devreyi almayı hedefliyor. Öte yandan Orta Asya’da Kazakistan’ın Kızılorda şehrindeki 240 MW kurulu güce sahip santral yatırımı için çalışmalar sürüyor. Santralde hem ısı hem enerji üretimi gerçekleştirmeyi planlayan şirket; yeni yatırımını, 2025 yılının ikinci yarısında devreye almayı hedefliyor.

Aksa Enerji, global pazarlara açıldığı ilk coğrafya olan Afrika’da da yatırımlarına devam ediyor. Bu doğrultuda Gana’nın Kumasi şehrinde kurulum çalışmaları devam eden 350 MW’lık doğal gaz kombine çevrim santralinin, 2025 yılının ilk çeyreğinde faaliyete geçmesi hedefleniyor. Ayrıca Senegal’de kamu özel sektör iş birliği ile 255 MW doğal gaz kombine çevrim santralinin kurulum çalışmaları da devam ediyor. 

Bahsi geçen yatırımların tamamlanmasıyla mevcut kurulu güçte iki kat artış hedefleniyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sektörlerde bir önceki aya göre, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde %1,18 azalış, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde %0,43 azalış ve balık ve diğer balıkçılık ürünleri; su ürünleri; balıkçılık için destekleyici hizmetlerde %8,40 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki aya göre, tek yıllık (uzun ömürlü olmayan) bitkisel ürünlerde %6,67 azalış, çok yıllık (uzun ömürlü) bitkisel ürünlerde %4,98 artış ve canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde %2,98 artış gerçekleşti.

Yıllık değişimin en yüksek olduğu alt grup %154,81 artış ile yağlı meyveler, aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup %16,04 azalış ile sebze ve kavun-karpuz, kök ve yumrular oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hizmet üretim endeksi aylık %2,2 azaldı

Hizmet üretim endeksi (2021=100) 2024 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre %2,2 azaldı. Aynı ayda ulaştırma ve depolama hizmetleri %2,1 azaldı, konaklama ve yiyecek hizmetleri %3,2 arttı, bilgi ve iletişim hizmetleri %5,7 azaldı, gayrimenkul hizmetleri %9,6 azaldı, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetler %5,5 azaldı, idari ve destek hizmetleri ise %1,7 azaldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kombi, şofben, termosifon ve panel radyatör gibi geleneksel ürünlerin yanı sıra ısı pompası, KASKAD ve oda termostatı gibi yeni ürünlerle sürdürülebilir büyümesine devam eden DemirDöküm’ün, iş ortağı toplantılarına yenisini ekledi. Şirket, Taahhütçü Yetkili Satıcı buluşmasının ardından İstanbul’da bu kez toptancı iş ortaklarıyla buluştu. Radisson Blu Otel’de gerçekleşen etkinliğe DemirDöküm’ün İstanbul, Adana, Ankara, Aydın, Balıkesir, Bilecik, Bursa, Denizli, Gaziantep, İzmir, Konya, Malatya, Mersin ve Sakarya’daki 52 iş ortağı katıldı. Toplantıda DemirDöküm’ün farklı departmanlarından yöneticileri yer alırken, tüm gün süren etkinlikte sektördeki gelişmeler değerlendirilerek 2024 yılı hedefleri masaya yatırıldı. 

“KOMBİ’DE ÖNCÜLÜĞÜMÜZÜ SÜRDÜRDÜK”

DemirDöküm CEO’su Alper Avdel, toplantıda yaptığı konuşmada, 40’a yakın ülkede faaliyet gösteren DemirDöküm’ün istikrarlı büyümesini sürdürdüğünü ve sektörde pozitif bir şekilde ayrıştığını ifade etti. Avdel, küresel çalkantılara rağmen belirlenen hedeflerin başarıyla tamamlandığını belirterek, “Çalışanlarımız, iş ortaklarımız ve tüketicilerimizin ürünlerimize gösterdiği teveccüh ile ciromuzu bir önceki yıla göre euro bazında yüzde 11 artırdık. Kombi kategorisinde öncülüğümüzü sürdürdük ve ısı pompası satışlarımızı da 1,7 kat artırdık” dedi.

“2024 DEMİRDÖKÜM’ÜN ATILIM YILI”

Avdel, 2024 yılı hedeflerine de değinerek, DemirDöküm’ün yeni nesil teknolojilere yatırım yapmayı sürdüreceğini ve sektördeki rekabet çıtasını dijital dönüşüm alanında hayata geçirilen projelerle farklı bir alana taşıyacaklarını kaydetti. Avdel, “Sektörde öncü ürünlerimiz, hizmetlerimiz ve kampanyalarımızla her zaman kullanıcılarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Bu yılı değişim, yenilenme ve atılım yılı olarak belirledik. 2024’e sıkı bir hazırlık yaptık. Öncü olduğumuz alanlardaki başarılarımızı sürdürülebilir kılmak, yeni rekorlar kırmak ve yeni girdiğimiz alanlarda da hedeflediğimiz başarılara ulaşmak için cesur adımlar atmaya kararlıyız” açıklamasını yaptı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konut yatırımı yapmak isteyenlerin uzun süredir bulunduğu bekle-gör döneminin sonuna gelindiğini söyleyen Endeksa Genel Müdürü ve Kurucu Ortağı Görkem Öğüt, “Konut fiyatlarındaki artış hızı, öngördüğümüz gibi reel olarak düşmeye devam ediyor. Nominal değer artışı ile enflasyon arasındaki makas yaklaşık %10 büyüdü” dedi.  

Endeksa, TÜİK’in açıkladığı Mayıs 2024 Konut Satış İstatistikleri’ni, büyük veri ağındaki güncel gayrimenkul değerleriyle birlikte analiz etti. TÜİK verileri, Türkiye genelinde konut satışlarının mayıs ayında bir önceki aya göre % 46 arttığını; bir önceki yılın aynı ayına göreyse %2 azaldığını gösteriyor.  Mayıs ayında satılan konut sayısı, 110 bin 588. Geçen yılın Ocak-Mayıs dönemiyle karşılaştırıldığında ise konut satışlarında %3,4 azalma olduğu görülüyor. Mayıs ayında gerçekleşen konut satışlarını değer bazında inceleyen Endeksa’ya göre, Türkiye genelinde fiyatlar nominal olarak artmaya devam etse de artış hızındaki yavaşlama sürüyor.

Satılık konut piyasasında yıllık değer değişimlerine bakıldığında fiyatların bir yıl içerisinde %48,47; bir ayda ise %0,36 arttığı görülüyor. Ancak reel fiyat değişimlerine bakıldığında (enflasyondan arındırılmış) yıllık satılık fiyat değişiminin %14, aylık fiyat değişimininse %3 düştüğü gözlemleniyor.

Mayıs ayı sonu itibarıyla Türkiye genelinde ortalama konut metrekare satış fiyatı 25 bin 931 TL, ortalama konut fiyatı ise 3 milyon 396 bin 961 TL olarak gerçekleşti. Konut yatırımının geri dönüş süresi ise 14 yıl oldu.

Endeksa Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Görkem Öğüt, mayıs ayı verileriyle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

 “Türkiye geneli ortalama gayrimenkul satış fiyatlarına ilişkin verilerimiz, satılık konut piyasasında nominal artışın yıllık bazda devam ettiğini gösteriyor. Ancak fiyatların artış hızı, Endeksa olarak geçtiğimiz aylarda da öngördüğümüz gibi reel olarak azalmaya devam ediyor. Örneğin nisan ve mayıs aylarında nominal olarak %0,36’lık artış olduğu görülse bile artışa enflasyondan arındırılmış bir şekilde baktığımızda %3 azaldığı görüyoruz. Burada önemli olan nokta konut fiyatlarındaki nominal artış ile enflasyon arasındaki makas yaklaşık %10 büyüdü. 

Mayıs ayında nisanla karşılaştırıldığında konut satışlarında adet bazında %46’lık bir artış olduğunu görüyoruz. Bunu faizlerin sabitlenmesiyle birikimini mevduatta tutan kişilerin konut alımına yönlenmesi şeklinde yorumluyoruz. Yatırım yapmak isteyenler uzun süredir bekle-gör dönemindeydi, artık o dönemin sonuna gelindiğini söyleyebiliriz.”

Endeksa verilerine göre, kiralık konut fiyatlarında da satılık konutlardakine benzer bir durum gözlemleniyor. Kiralık konut fiyatları Mayıs 2024’te bir önceki yıla göre %54 artarken, yıllık artış enflasyondan arındırıldığında 11% azalmaya işaret ediyor.

3 büyük ilde en fazla fiyat değişimi Ankara’nın

Mayıs ayında konut satışlarında İstanbul 18 bin 814 konut satışı ve %17 ile en yüksek paya sahip iken İstanbul’u %9 pay ile Ankara ve %6 pay ile Antalya izledi. Endeksa verilerine göre mayıs ayı sonu itibarı ile en yüksek nominal değer artışı Ankara’da yaşandı. Ankara’da konut fiyatları son bir yılda %55,3 artış gösterdi; reel değerler ise %10 oranında azaldı. Başkentte ortalama konut metrekare satış fiyatı 21 bin 504 TL olurken, ortalama konut fiyatı ise 2,8 milyon TL.

İstanbul’da konut satış fiyatlarında nominal yıllık değer artışı %48,2; reel değerlere bakıldığında ise %14’lük bir düşüş görüldü. İstanbul’da ortalama konut metrekare satış fiyatı 39 bin 852 TL, ortalama konut fiyatı ise 4,6 milyon TL. 

Antalya’da ise yıllık değer artışı %37 seviyesindeyken, enflasyondan arındırılmış rakamlara göre artış hızında %21 oranında azalma görülüyor. Antalya’da ortalama konut metrekare satış fiyatı 35 bin 57 TL, ortalama konut fiyatı 4,1 milyon TL.

Konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 18 bin 814 ile İstanbul, 9 bin 861 ile Ankara ve 6 bin 305 ile Antalya olurken, en az olduğu iller sırasıyla 18 ile Ardahan, 35 ile Hakkâri ve 49 ile Tunceli oldu. 

Endeksa verilerine göre, mayıs ayında en çok konut satışının olduğu ilk 30 il değerlendirildiğinde yıllık değer artışı en yüksek olan iller ise sırasıyla Erzurum, Elazığ ve Afyonkarahisar. Erzurum’da konut fiyatları son bir yılda %78 arttı, ortalama konut metrekare satış fiyatı 12 bin 937 TL, ortalama konut satış fiyatı 2 milyon 31 bin TL. Elazığ’da konut satış fiyatlarında değer artışı %70, ortalama konut metrekare satış fiyatı 13 bin 654 TL, ortalama konut fiyatı 2 milyon 252 bin TL. Afyonkarahisar’da ise konut satış fiyatlarında değer artışı %64, ortalama konut metrekare satış fiyatı 20 bin 203 TL, ortalama konut fiyatı 2 milyon 545 bin milyon TL oldu.

İpotekli satışlar azalmaya devam ediyor

TÜİK verilerine göre Türkiye genelinde ipotekli konut satışları geçen yılın mayıs ayına göre %64 azalarak 9 bin 909 oldu. Bu yılın ocak-mayıs döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %58,7 azalma görüldü. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı %9 olarak gerçekleşti.

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı, mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %3 artarak 35 bin 558 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışının payı %32 oldu.  2024 Ocak-Mayıs döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %2 artışla 147 bin 899 olarak gerçekleşti.

İkinci el konut satışları mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %5 azalarak 75 bin 30 oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışının payı %68 oldu. İkinci el konut satışları 2024 Ocak-Mayıs döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,6 azalarak 317 bin 862 olarak gerçekleşti.

Ruslar yine Antalya’yı tercih etti

Yabancılara yapılan konut satışları mayıs ayında bir önceki aya göre %62 artarken, bir önceki yılın aynı ayına göre %35 azalarak 2 bin 64 oldu. Ocak-mayıs döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %46 azalarak 9 bin 21 olarak kaydedildi. Mayıs ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı %2 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında ilk sırayı 797 konut satışı ile Antalya aldı. Antalya’da ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Rusya Federasyonu vatandaşlarına yapıldı. Antalya’yı, sırasıyla 668 konut satışı ile İstanbul, 164 konut satışı ile Mersin izledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin ve en büyük özel sermayeli yatırım bankası ve en kapsamlı finansal teknolojiler ekosistemi olarak faaliyet gösteren Aktif Bank’ta önemli bir atama gerçekleşti. Müşteri odaklı yaklaşımıyla 10’un üzerinde iş kolunda 16 milyonu aşkın müşteriye dokunan Aktif Bank’ın Perakende ve Dijital Bankacılık biriminin genel müdür yardımcılığına Cem Martı atandı.

Cem Martı, Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra, 1997 – 2007 yılları arasında yatırım sektöründe fon yöneticisi olarak çalıştı. 2007 yılında bankacılık sektöründe kariyerine devam eden Martı; mevduat ve yatırım ürünleri, segment yönetimi, KOBİ bankacılığı, bireysel krediler ve bankasürans gibi pek çok alanda yöneticilik deneyimleri edindi. Haziran 2024 itibarıyla Aktif Bank bünyesine katılan Cem Martı, finans ve bankacılık alanındaki engin tecrübesiyle Perakende ve Dijital Bankacılık ekibine liderlik edecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Uluslararası danışmanlık, denetim ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst & Young), sigortacılık sektörüne yönelik yapay zekâ tabanlı aktüeryal çözümler geliştiren Lumnion ile sektörün gelişimini desteklemek amacıyla stratejik bir iş birliği başlattı.

EY, bu iş birliğiyle Lumnion ile hem sigortacılık fiyatlandırması alanında yapay zekâ destekli sigorta fiyatlandırma platformunu kullanarak makine öğrenimi tabanlı risk modellemesi ve fiyatlandırma yönetimi yapılmasına olanak sağlayacak hem de sektöre yönelik yeni nesil analitik ve regülasyonlar doğrultusunda şekillenen sigortacılık sektöründe iş süreçlerinin buna uygun hale getirilmesi ve süreçlerin optimizasyonu konularında yazılımlar ve çözümler geliştirecek. 

Bu çalışmalarla ulaşılmak istenen hedef; sektör ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılamak, sektörü daha çevik bir hale getirmek ve fiyatlandırma alanında önümüzdeki günlerde gündeme gelecek farklı regülasyonlara uygun bir şekilde sürecin takip edilmesi ve raporlanabilmesi konularında da şirketlere destek olmak.

EY Türkiye Finansal Risk Yönetimi Hizmetleri Şirket Ortağı Ezgi İvecan,  yapılan iş birliğiyle ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu:

“EY Türkiye olarak sigortacılık alanındaki tecrübemiz ve analitik yetkinliklerimiz sayesinde UFRS 17 dönüşümünde sadece ülkemizde değil dünya çapında da lider danışmanlık şirketi olmaktan gurur duyuyoruz. Dijitalleşme ve çevresel faktörlerin etkisiyle riskten korunmaya olan ihtiyacın ve dolayısıyla sigortaya olan ihtiyacın artarak devam ettiği günümüzde Lumnion’un yapay zekâ tabanlı yenilikçi teknolojilerini ve EY’ın uzmanlığını bir araya getirerek, sektörün yeniden şekillendiği bu dönemde sigorta şirketlerinin çeviklikle daha doğru ve hızlı kararlar alabilmelerine olanak sağlayacak en üstün hizmeti sunmayı hedefliyoruz. Sigortacılık sektöründe dijitalleşmenin öncüsü olmak ve daha iyi bir sigortacılık deneyimi sunmak için kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz.”

Lumnion CEO’su Cenk Tabakoğlu ise iş birliğine dair değerlendirmesinde şunları söyledi:

“EY ile gerçekleştireceğimiz iş birliğimizle sigortacılık sektörünü çok daha ileriye taşıyacağız. Yeni nesil makine öğrenimi algoritmaları ile aktüeryal risk modellemesinden, saha fiyatlandırma yönetimine ve dış veri ile davranışsal fiyatlandırmaya kadar çalışan modülleri bulunan, yapay zekâ tabanlı platformumuz ile bugüne kadar sektöre verdiğimiz hizmetlerimizi geliştirerek müşterilerimizin iş süreçlerini yeni regülasyonlara göre uygun hale getirebilmelerini sağlayacağız. Ayrıca karşılıkların hesaplanması, raporlama süreçlerinin optimizasyonu ve otomatikleşmesi konularında da EY ile çalışmalarımızı hızlandıracağız.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin enerji dönüşümüne öncülük eden ve kurumsal müşterilerinin ihtiyaçlarına özel projeler geliştiren Enerjisa Enerji ile yenilikçi araştırma ve eğitim faaliyetlerinde rol model olan Sabancı Üniversitesi, sürdürülebilir kampüs uygulaması için bir araya geldi. Enerjisa Enerji, ‘İşimin Enerjisi’ kapsamında sunduğu çözümlerden Güneş Enerjisi Santrali (GES) projesine örnek bir uygulamasını bu kez Sabancı Üniversitesi’nde hayata geçirdi. Güneş Enerjisi Santrallerinin kurulumu ve işletmesinin yanı sıra santralin yüksek performans ile çalışmasına destek olması için sözleşme süresi boyunca bakım, onarım ve sürekli izleme hizmeti de Enerjisa Enerji tarafından sağlanacak.

Eğitim ve enerji sektörünün önde gelen iki kurumu, sürdürülebilirliği merkezine alarak, Türkiye’nin yenilenebilir enerji dönüşümüne ve dolayısıyla karbon sıfır hedefine ulaşmasına destek olabilmek adına üniversitenin öz tüketimini karşılayacak santralleri kurdu. Bu sayede GES projeleri ile kampüsün enerji tüketiminde tasarruf sağlanırken, karbon salımı azaltılarak yenilenebilir enerji kullanımı teşvik edilecek. Aynı kampüste daha önce devreye alınan enerji verimliliği uygulaması olan kojenerasyon santrali ve yüzde yüz Enerjisa Enerji iştiraki olan Eşarj elektrikli araç şarj istasyonları ile sürdürülebilir ve tasarruf odaklı uçtan uca çözümlerle yenilenebilir enerjiye geçiş hızlandırılmış olacak.

Enerjisa Enerji, ilk kez 2015 yılında Sabancı Üniversitesi içerisinde kurulan kojenerasyon santrali ile enerji verimliliği konusunda iş birliği oluşturmuştu. Ardından yüzde yüz Enerjisa Enerji iştiraki olan Eşarj ile üniversite kampüsünün içerisinde elektrikli şarj istasyonunun kurulması ile beraber, bir ilk gerçekleşmişti.

Kampüs binalarının çatılarında yıllık yaklaşık 1.450 MWh temiz enerji üretilecek

‘Herkes için daha iyi bir gelecek’ vizyonuyla sürdürülebilir projelerini hayata geçiren Enerjisa Enerji, Sabancı Üniversitesi Kampüsü’nde kurduğu GES ile yıllık yaklaşık 1.450 MWh temiz enerji üretecek. Bu sayede yıllık 945 tonun üzerinde karbon salımı engellenerek sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlanacak. Gezegenimizi koruma yolunda önemli bir rol üstlenerek hayata geçirilen GES projesi ile tesisin 25 yıllık sürede ortalama 34 bin MWh yenilenebilir enerji üretmesi beklenirken, 9 farklı çatıya kurulan GES’ler ile üniversitenin yıllık enerji tüketimi desteklenecek. 

Yenilenebilir enerji teknolojilerini aydınlık yarınlarımızla buluşturduk

Sürdürülebilirlik yolculuklarındaki hedeflerine ulaşmak, fark yaratmak ve topluma örnek olmak için kararlı bir şekilde çalıştıklarını dile getiren Enerjisa Enerji’nin CEO’su Murat Pınar, “Bugün, iklim değişikliği nedeniyle dünya ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya. Karbon salımını azaltmazsak beslenmeden soluduğumuz havaya kadar, temel yaşam kaynaklarımızın neredeyse hepsine ulaşmamamız daha da zorlaşacak. Bir an önce yenilenebilir enerji dönüşümünü gerçekleştirerek doğayı korumak ve iklim krizine dur demek için aksiyon almalıyız.  

Enerjisa Enerji olarak biz, yenilenebilir enerji teknolojisi yatırımlarımızı her geçen gün güçlendiriyoruz ve  gelecekte elektriğin büyük bölümünün yenilenebilir enerjiden üretileceği aşikar. İklim değişikliği ile mücadelede elimizi taşın altına koyarak, ‘Daha İyi Bir Gelecek’ için çıktığımız bu yolda sürdürülebilirlik anlayışımızı ve bütünsel bakış açımızı, Sabancı Üniversitesi iş birliğiyle ülkemizin aydınlık yarınlarına, üniversite kampüslerine taşımış olduk. Sabancı Üniversitesi ile iş birliğimiz, sürdürülebilirlik amacımıza katkı sağlaması açısından hepimiz için mutluluk verici. Emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkürler ederim.” dedi.

‘Net Sıfır’ hedefine ulaşılması yolunda kararlı adımlar atmaya devam edeceğiz

Türkiye’nin en önde gelen araştırma üniversitelerinden biri olan Sabancı Üniversitesi’nin, sürdürülebilir enerji üretimi ve kullanımı alanında da öncülük yaptığını vurgulayan Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Leblebici de, “Üniversitemizde sürdürülmekte olan uluslararası ölçekteki başarılı bilimsel araştırma çalışmalarının, hepimizin günlük yaşamına doğrudan yansımasının bir örneği olarak, bu projenin hayata geçirilmiş olmasından büyük mutluluk duyuyoruz. Sabancı Üniversitesi olarak, her zaman bilimsel araştırmaların topluma ve ekonomiye katkısını birinci öncelikle ele alıyoruz. Bu bağlamda, kampüsümüzdeki binaların önemli bir kısmının çatılarında Enerjisa Enerji iş birliği ile kurulan bu santralin, benzer çalışmalar için de bir örnek oluşturmasını diliyoruz. Önümüzdeki yıllarda, kampüsümüzün enerji gereksiniminin önemli bir bölümünün sürdürülebilir kaynaklardan sağlanması ve “net-zero” hedefine ulaşılması yolunda kararlı adımlar atmaya devam edeceğiz. Öğrencilerimiz ve tüm çalışanlarımız, sürdürülebilir enerji alanında öncülük yapan bir kampüste çalışıyor olmaktan gurur duyacaklardır.” dedi.

‘İşimin Enerjisi’ Kapsamındaki Çözümler ve Ürünler Hakkında

 Güneş Enerji Santralleri (GES) kurulumu ile üretilen enerjinin öztüketim ile mahsuplaşılması yaklaşımıyla işletilecek GES projeleri karbon ayak izi azaltımı için en etkili yenilenebilir teknolojilerden biridir. Bu kurulum sayesinde uçtan uca sunulacak hizmetler ile müşterilerin yatırım yükünü hafifleterek güneş enerjisinin sunduğu verimlilik, düşük enerji maliyeti ve karbon emisyonlarının azaltılması yönünde avantajlardan yararlanmaları sağlanıyor. Bu santral yatırımları diğer bir taraftan sürdürülebilirlik ve enerji arz güvenliği için de önemli katkılarda bulunuyor.

 Enerjisa Enerji, doğanın ve gelecek nesillerin korunması adına yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen, uluslararası geçerliliğe sahip akredite kuruluşlarca sertifikalandırılan ve şeffaf olarak raporlanabilen yeşil enerjiyi müşterilerine sağlıyor. Karbon Azaltımı Sertifikası ve Yenilenebilir Enerji Sertifikası ile tesislerin elektrik tüketiminden kaynaklı sera gazı salımları azaltılıyor veya nötr seviyeye getiriliyor. Bu kapsamda Enerjisa, tüketim analizi, yeşil enerji oranı belirlenmesi, sertifika seçimi, protokol imzalanması ve sertifika tipine bağlı olarak raporlama hizmetlerini sunuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

FutureBright Group Kurucu Ortağı Akan Abdula ve GeneX Corporate Kurucu Ortağı Behiye Ersin Arsan’ın yetenek yönetimi ile ilgili araştırmanın çıktılarını paylaştıkları etkinlikte LEAD Network üyeleri networking ve sosyalleşmenin yanı sıra fonksiyonel ve ihtiyaca yönelik bir workshopu deneyimlediler.

1986 yılında Türkiye’de kurulan ve bugün 1000’den fazla çalışanı ile içinde 24 markanın temsil edildiği ve % 54’ü kadın çalışanlardan oluşan L’Oréal Türkiye, LEAD Network Türkiye’nin geleneksel workshop buluşmasında ev sahipliğini üstlendi. Tüketici ürünleri sektörü içerisindeki yerini güçlendirmeyi, üst düzey kadın yönetici sayısını, itibarını ve etkilerini arttırmayı amaç edinen LEAD Network Türkiye’nin geleneksel workshop buluşması 13 Haziran Perşembe günü L’Oréal Atölyesinde gerçekleşti.  

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan LEAD Network Türkiye Başkanı Neslihan Nigiz Ulak,

‘’LEAD Network Türkiye olarak bugüne kadar üyelerimize daha çok networking ve sosyalleşme imkânı yarattığımız workshop etkinlikleri gerçekleştirmiştik. Bu kez bu gelenekselleşmeye başlamış tarzın biraz daha dışına çıkarak networking ve sosyalleşmenin yanı sıra biraz daha fonksiyonel ve ihtiyaca yönelik bir workshop hazırladık. Ev sahibimiz L’Oréal Türkiye ekibine, FutureBright Group Kurucu Ortağı Akan Abdula ve GeneX Corporate Kurucu Ortağı Behiye Ersin Arsan’a teşekkürlerimi sunuyorum. Yetenek yönetimi ile ilgili müthiş çıktılar aldık ve bunları pratikte nasıl uygulanacağını öğrendik. Üyelerimizi bu anlamda destekleyecek projeleri ve çalışmaları hayata geçirmek üzere çalışmalara başladık. Bu vesileyle “50 50 için El Ele’’ diyerek endüstrinin sesi olma yolculuğunda gösterdikleri destek için tüm üyelerimize bir kez daha teşekkür ediyorum’’ dedi.

Etkinliğin ev sahipliğini üstlenen ve açılış konuşmasını yapan L’Oréal Türkiye Ülke Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen, 

‘‘L’Oréal Türkiye olarak önce insan, sonra iş, her zaman anlam anlayışımız ile yetenek gelişimi için kişiselleştirilmiş kariyer yolculuğu ve öğrenme fırsatları, kariyer yönetiminde şeffaflık, güçlü yönlere odaklanarak sürekli geri bildirim kültürü ve çalışanın iyilik haline odaklanıyoruz.

Genç yeteneklere önem veren bir şirket olarak yeni işe alımlarımızın %68’i 30 yaş altı gençlerden oluşuyor. Bu genç yeteneklere kariyerlerinin başında kampüs aktiviteleri, stajyer olarak çalışma veya yönetici adayı olarak çalışma fırsatı sunarak ulaşıyoruz’’ dedi.

FutureBright Kurucu Ortağı Akan Abdula, 

5 farklı sektörden 10 farklı şirketi temsilen 32 kişi ile derinlemesine görüşmeler yaptıkları yaklaşık 6 ay süren geniş kapsamlı çalışma sonucunda ortaya çıkan Türkiye’nin ilk ve tek yetenek yönetimi araştırmasında temel olarak üç sorunun cevabını aradıklarını ifade etti. 

• Şirketler kimlere «yetenek» gözüyle bakıyor?
• Şirketler ellerinde tutması gereken geleceğin liderleri «yetenekleri» neden kaybediyor? 
• Bu yeteneklere ne sunarsak gelişimlerine destek olup şirketlerin sürdürülebilir geleceklerini besleyebiliriz?

Araştırmanın dikkat çekici sonuçlarından birinin, bir süredir esmekte olan girişimcilik rüzgarının bir ölçüde dinmesi ve yeteneklerin ‘güvenli liman’ olarak gördükleri kurumsal şirketlere yönelmesi olduğuna vurgu yapan Abdula, yeteneklerin bir gözünün ‘gig ekonomisi’ olarak adlandırılan esnek çalışma modelinde olduğunu da not ediyor. Abdula ayrıca, içinde bulunduğumuz yeni koşulların yeteneklerin tercihlerine yansımalarını daha iyi anlamak üzere yaptıkları çalışmadan elde edilen içgörülerin, iş dünyasına ışık tutacak güncel bir rehber olacağını ifade ediyor.

“Bu yaptığımız çalışma, LEAD Network’ün tüketim ürünleri ve perakende sektörüne kadınları çekmeyi, elde tutmayı ve ilerletmeyi amaçlayan var olma misyonuna çok uygundu. Çalışmamızdan çıkan içgörüleri LEAD’in üyeleri hemen aksiyona geçirebilecekleri için bir araya gelmemiz ve birlikte çalışmamız çok önemliydi; bunu da başardık hep birlikte.”

Araştırmayı tasarlarken, şirketlerin son dönemde iyice şiddetlenen yetenekleri elde tutma ihtiyacını esas almakla birlikte, yeteneklerin kendileri ve hedefleri hakkındaki güncel fikirlerini öğrenmek amacıyla da yola çıktıklarını söyleyen GeneX Corporate Kurucu Ortağı Behiye Ersin Arsan, çalışma kapsamında yeteneklere ve şirketlere eşit mesafede durduklarını özellikle belirtiyor. Araştırmanın üzerinde dikkatle çalışılmaya değer pek çok sonuç sunduğunu kaydeden Arsan, elde edilen çıktıların farklı sektörlerden şirketler tarafından özelleştirilerek yetenek yönetimi stratejilerine baz oluşturmasını hedeflediklerini ifade ediyor:  

“Bu kapsamlı ve geniş spektrumlu çalışmanın yetenek yönetimi işini dünya standartlarında ele almak isteyen tüm kişi ve kurumlarla buluşmasını ümit ediyoruz. Bu workshop çalışmamızı da bu kapsamda gerçekleştirdik. Yetenek yönetimi araştırma çalışmamızın değerli paydaşlarından biri olan L’Oréal’in ev sahipliğinde gerçekleştirdiğimiz workshop etkinliğimizde bu kez Hızlı Tüketim Ürünleri ve Perakende Grubunun değerli profesyonelleri ile 

bir araya geldik. 80 kişi kafa kafaya vererek yetenekleri sektörde tutmak için sahip olduğumuz ne tür güçlü özellikler, fırsatlar var, hangi risklere açık durumdayız, ne tür zorluklarla karşı karşıyayız ve elimizdeki fırsatları, kaynakları kullanarak hem yeteneklerin hem kurumların faydasına neler yapabiliriz buna ilişkin çalıştık ve elbirliğiyle hemen hayata geçirilmesini arzu ettiğimiz çıktılar ürettik.”dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin öncü jean ve hazır giyim markası Mavi, enflasyon muhasebesine göre düzenlenmiş 1 Şubat- 30 Nisan 2024 tarihlerini kapsayan ilk çeyrek finansal sonuçlarını açıkladı. Konsolide gelirleri bir önceki senenin aynı dönemine göre %20 artarak 

8 milyar 273 milyon TL’ye ulaşan şirket, yılın ilk çeyreğinde %127 artışla 969 milyon TL 

net kâr elde etti. İlk çeyreği 1 milyar 984 milyon TL FAVÖK ile tamamlayan şirketin FAVÖK marjı %24 oldu. Güçlü bilanço pozisyonunu koruyan Mavi, faaliyetlerinden nakit yaratmayı sürdürerek net nakit pozisyonunu 5 milyar 266 milyon TL’ye taşıdı.

Sürdürülebilir kârlı büyümesiyle dikkat çeken Mavi, yılın ilk çeyreğinde global perakendede %25, toptanda %11, e-ticarette ise %12’lik büyüme gerçekleştirdi. İlk çeyrek boyunca globalin yanı sıra, Türkiye’deki büyüme trendini de devam ettiren şirket, 2 net mağaza açılışının yanı sıra 3 mağazasında da metrekare büyümesine gitti. Perakende bire bir mağaza satışlarını %20 artıran Mavi’nin Türkiye e-ticaret büyümesi ise %23 oldu. 

Sürdürülebilir kârlı büyümeye ve uzun vadeli hedeflerimize odaklanıyoruz

İlk çeyrek performansını değerlendiren Mavi CEO’su Cüneyt Yavuz, şunları söyledi:

“Mavi NEXT stratejimiz doğrultusunda yatırımcılarımız, iş ortaklarımız ve müşterilerimizle paylaştığımız uzun vadeli hedeflere doğru emin adımlarla ilerliyoruz. İlk çeyrek performansımız da bunun en güzel kanıtı. Değişimi doğru yönetmenin ve veriye dayalı kararlar almanın her zamankinden daha değerli olduğu bu dönemde, esnek tedarik zinciri, doğru konumlama ve planlama, stok ve nakit akışı yönetimiyle sağlıklı bilanço yapımızı koruyarak, sürdürülebilir kârlı büyümeyi sürdürüyoruz. Her koşulda doğru ürün, doğru fiyat, yüksek kalite anlayışımızı yaşatıyoruz.

Yılda 1,3 milyon yeni müşteri hedefine doğru emin adımlarla

“Her yaşın, her bedenin, her yaşam tarzının markası olarak ilk çeyrekte potansiyel müşteri kitlelerine ulaşmayı sürdürdük. Marka yüzlerimiz Kıvanç Tatlıtuğ ve Serenay Sarıkaya ile hayata geçirdiğimiz ses getiren iki kampanya, farklı kitleleri kucaklayan marka iş birliklerimiz, güçlü iletişim çalışmalarımız ve veriye dayalı yöntemlerle kişiye özel aldığımız aksiyonlarımızla fark yarattık. Geliştirdiğimiz stratejilerle Kartuş Kart aktif üye sayısını 409 bin artışla 5,7 milyon kişiye taşıdık. 2023 sonundaki sonuçlara istinaden, yılda 1 milyon yeni müşteri kazanma hedefimizi 1,3 milyon olarak revize etmiştik. İlk çeyrek sonuçlarımızın bu hedefe paralel gelmiş olmasından çok mutluyuz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaz mevsiminin gelmesiyle aniden artan sıcaklıklarla birlikte herkes çareyi vantilatör ve klimalarda arıyor. Cimri’nin açıkladığı verilere göre, vantilatör fiyat karşılaştırmaları bir önceki aya göre tavan yaptı. Türkiye genelinde hava sıcaklığı yükselirken, vantilatörlerin fiyat karşılaştırması yüzde 1714 arttı. Klima fiyatlarını ve özelliklerini kıyaslayanlar yüzde 385 artarken, su sebili için araştırma yapanlar da yüzde 176 artış gösterdi. 

Okulların kapanması ve bayramın yaklaşması ise farklı kategorilerde Cimri verilerine yansıdı. Tatil hazırlıklarına başlayanların bu yıl kamp malzemelerine ilgi gösterdiği ortaya çıktı. Cimri verilerine göre bir önceki aya kıyasla kamp yatakları yüzde 126, kamp sandalyeleri yüzde 117, bavul-valiz yüzde 70, çadır yüzde 69, termos yüzde 66 ve güneş kremi yüzde 58 daha çok karşılaştırıldı.

Cimri kullanıcıları babalar gününü de unutmadı

Babalar Günü’nün de yaklaşmasıyla bir önceki aya oranla yüzde 92 artışla fiyatı en çok karşılaştırılan ürünler erkek terlikleri ve sandaletleri oldu. Güneş gözlüklerinde yüzde 53 artış görülürken, sıralamayı yüzde 30 ile erkek t-shirtleri takip etti. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Titanic Luxury Collection Bodrum’un renkli bayram programı ile yaza sıcak bir başlangıç yapın… Bayramın ilk günü Enbe Orkestrası sahne alıyor.

Eğlenceli bayram programının yanı sıra uluslararası ve ödüllü şeflerin de yer aldığı mutfak ekipleri tarafından taze bahar lezzetleri ile özenle hazırlanan hem göze hem de damağa hitap eden Ege ve Uluslararası mutfaklardan seçkilerden derlenen görkemli açık büfesi bayramda ayrı bir lezzet şölenine dönüşüyor.

Tatilde spor ve meditasyondan vazgeçemeyenler için Titanic Luxury Collection Bodrum, harika bir fırsat sunuyor. Deniz üzerinde profesyonel bir trio müzik grubunun canlı performansı ile Stand Up Paddle (SUP) yoga yaparak rahatlayabileceğiniz gibi akşam havuz başında düzenlenen Stand Up Paddle meditasyon etkinliği ile gece ışıkları altında, suyun sakinleştirici etkisiyle stresinizi atabilir, zihninizi dinlendirebilirsiniz. Doğanın kalbinde, çam ağaçlarının arasında gerçekleştirilen spinning seansları ile de , benzersiz bir egzersiz deneyimi yaşayabilirsiniz.

Çocuklarınızla geçireceğiniz keyifli bir bayram tatili için oyun ve atölyeler ile zenginleşen Kikoa Kids Club’da minik misafirleri yeni bir heyecan, yeni maceralar ve yeni keşifler bekliyor. Üstelik gece 02:00’ye kadar hizmet veren Kikoa Kids Club ailelere rahat bir nefes aldırıyor. Çocuklara özel restoran bölümünde farklı, eğlenceli ve bir o kadar da lezzetli menülerle en değerli misafirler tabaklarını renklendirip, öğünlerini birer vitamin deposuna dönüştürüyor.

Bayram programınızı henüz yapmadıysanız Bodrum’un keyfini eğlence dolu programlarla Titanic Luxury Collection Bodrum’da çıkarın.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bilim dünyasının katıldığı ve Romanya’da gerçekleşen 6. Uluslararası Arı Ürünleri Kongresi ve Uluslararası Bal İhtisas Komisyon Toplantısında ülkemizi temsilen beş sunum yapan Balparmak, baldaki hileyi 25 dakikada belirleyen yeni metodu ile Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu’nun çalışma grubu lideri oldu. Balparmak AR-GE ve Kalite Direktörü Dr. Emel Damarlı, “Bu gelişme, Balparmak AR-GE Merkezinin bilir kurumu olma hedefi yolundaki çalışmaları için önemli bir adım oldu” dedi.

Dünya arıcılık sektörünün en önemli sorunlarından biri de balda yapılan hileler. Taklit ve tağşiş olarak literatüre geçen bu önemli problemin tespit edilmesi ciddi bilimsel teknolojik alt yapı ve tecrübeyle donatılmış uzmanlık gerektiriyor. Rengine, kokusuna, görüntüsüne bakarak anlaşılmayan baldaki sahteciliği tespit etmenin tek yolu ise detaylı analizdir. Türkiye’nin ilk Avrupa’nın dördüncü en kapsamlı arı ürünleri ihtisas laboratuvarı olan Bal ve Diğer Arı Ürünleri Araştırma ve Kalite Kontrol Laboratuvarını içinde barındıran Balparmak AR-GE Merkezi, dünyada ilkleri gerçekleştirdiği yeni analiz metotlarının tespitiyle dünya laboratuvarlarına da destek veriyor. Balparmak AR-GE Merkezi uzmanları, katıldıkları kongre ve etkinliklerde bilimsel sunumlarla, geliştirdikleri yenilikçi analiz yöntemlerini tüm bilim dünyasıyla paylaşıyor.

Bu yıl Romanya’da gerçekleştirilen 6. Uluslararası Arı Ürünleri Kongresi ve Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu Toplantısı’nda yapılan 35 tane sunumun 5’i Balparmak AR-GE Merkezi uzmanları tarafından gerçekleştirildi. Yapılan sunumların üçü özellikle bal ve diğer arı ürünlerinde taklit ve tağşişin belirlenmesine yönelik metot geliştirme çalışmalarından oluştu. Balparmak, AR-GE Merkezi’nde geliştirilen analiz yöntemlerinin başarısı sayesinde Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu’nun bal ve arı ürünlerinde taklit ve tağşişin belirlenmesi konusundaki çalışma grubunun lideri oldu. Balparmak Analitik AR-GE Müdürü Dr. Emir Akyıldız bu görevi üstlendi.  Farklı ülkelerden akademisyenlerin ve özel sektörün temsilcilerinin yer aldığı Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu, bilimsel çalışmalarını Codex Alimentarius, ISO, Avrupa Regülasyonları gibi önemli birimlere gönderiyor.

Balda yapılan hilelerle mücadele kapsamında geliştirdikleri yeni metotlarla bala ilave edilen hileleri 25 dakika içinde tespit edebildiklerini belirten Balparmak AR-GE ve Kalite Direktörü Dr. Emel Damarlı, “Bu gelişme, Balparmak AR-GE Merkezinin bilir kurum olma hedefi yolundaki çalışmaları için önemli bir adım oldu. Bu gelişme ile Balparmak AR-GE Merkezi tüm dünyada taklit-tağşiş konusundaki mücadelenin liderliğini aldı. Artık Balparmak AR-GE Merkezini tüm bilim dünyası tanıyor diyebiliriz. Bu Balparmak markamız için olduğu kadar ülkemiz için de gurur verici bir gelişmedir” dedi.

Arı sütünde doğru parametrelere bakılmasını sağladık

Uluslararası Arı Ürünleri Kongresi ve Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu Toplantısı’nda gerçekleştirilen sunumlardan bir diğeri ise, son dönemde gündemde olan arı sütü konusu oldu. Arı sütünün fonksiyonel faydaları ve kalite göstergeleri açısından incelendiğini belirten Damarlı, “Arı sütünün kendine özgü çok farklı ana proteinleri var. Biz buna MRJP diyoruz. Aslında bu proteinlere bakılması gerektiği yönünde bir sunum yaptık ve burada geliştirdiğimiz metodu paylaştık” şeklinde konuştu.

Türk Çam balı, Türkiye’nin ihracatının önünü açabilecek tüm dünyada çok değerli bir bal çeşidi.

Türkiye’ye özgü bir bal çeşidi olan ve yüzde 92’si Türkiye’nin Ege kıyılarındaki Kızıl Çam ormanlarından elde edilen Türk Çam balının tüm dünyada tanınması için coğrafi işaretinin alınması amacıyla ciddi bir çaba içinde olduklarını belirten Damarlı, “Türk Çam Balı, Türkiye’nin ihracatının önünü açabilecek önemli ve ülkemize özgü endemik bir bal türüdür. Bu kıymetli balın tüm dünyada hak ettiği değere ulaşması için elimizden gelen tüm çabayı göstereceğiz. Ayrıca bilimsel tarafta da Çam Balının ihracatta önünü açmak için de mücadele veriyoruz. Örneğin standartta her bal için kullanılan C4 metodunun ürün hazırlığı aşamasında çam balına özel bir metot uygulanması gerektiğini tespit ederek Balparmak Türk Çam Balı Tespit Metodu adını verdiğimiz bir metot geliştirdik. Artık dünya referans laboratuvarları bu yeni geliştirdiğimiz metot ile doğal Türk Çam Balı ihracatında çok büyük bir sıçrama noktası oluşturduk” şeklinde konuştu.

Balda yeni analiz metotlarına ihtiyaç var

Balın taklit ve tağşiş edilmesi en kolay gıda ürünü olduğunu vurgulayan Damarlı, “Balda yeni analiz metotlarına çok büyük ihtiyaç var. Bu nedenle biz doğal balın peşinde koşuyoruz, yeni taklit ve tağşiş belirleme metotları geliştiriyoruz. Bu konuda dünyada yapılan çalışmaların ötesinde çalışmalar yapıyoruz. Diğer yandan arı sütü çok kıymetli bir ürün. Çünkü yayınlanan pek çok bilimsel araştırma sonuçları bize arı sütünün takviye edici gıda olarak fonksiyonel özelliklerini anlatıyor. Bu ürünün tağşişini engellemek için toplam proteine değil ana proteinlere bakmak lazım diyoruz. Burada da yeni bir yaklaşım getiriyoruz ve doğru arı sütünü seçmeleri ve kullanmaları için tüketicileri yönlendirmeye çalışıyoruz. Polen ise, tam gıda (superfoods) olarak adlandırılıyor son dönemde. Çünkü bütün besleyici değerleri dengeli olarak içeriyor. dedi.

Sektör temsilcilerine 4 farklı sözlü sunum

Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu’nun bal ve diğer arı ürünlerinde taklit ve tağşişin belirlenmesi konusundaki çalışma grubunun liderliğini de üstlenen Balparmak AR-GE ekibi Türkiye’de de bilim insanları ve sektör temsilcileriyle buluşarak onlara geliştirdiği analiz yöntemlerini anlatıyor. Thermo Scientific TR distribütörü RedoksLab ın organize ettiği “Foodomic” seminerine de katılım sağlayan Balparmak AR-GE ekibi sektör temsilcileri ile İstanbul Ataşehir’de bir araya geldi. Balparmak Analitik AR-GE Müdürü Dr. Emir Akyıldız’ın yaptığı dört ayrı sözlü sunum ile tüm katılımcıları Balparmak’ın öncü analiz yöntemleri hakkında bilgilendirdi. Arı ürünlerinde gıda güvenliğini tehdit eden başlıca konuların taklit, tağşiş ve kalıntılar olduğuna dikkat çekilen sunumlarda, bu durumların tespitine ilişkin bilgilendirmeler yapıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çelik sektörünün şampiyonu bu yıl da HABAŞ

Çelik sektöründe, üretim tesisleri İzmir Aliağa’da olan HABAŞ Sınai ve Tıbbi Gazlar İstihsal Endüstrisi A.Ş. sektöründe şampiyon olurken, TİM ilk 1000 ihracatçı listesinde 25. sıraya adını yazdırdı. 

Başak Metal Denizli’nin ihracat şampiyonu

Demir ve Demirdışı Metaller Sektöründe EDDMİB üyesi Başak Metal Tic. ve San. A.Ş. 2023 yılında Türkiye genelinde sektöründe Türkiye üçüncüsü olarak Ege Bölgesi’nin gururu olmayı sürdürdü. Başak Metal Tic. ve San. A.Ş. TİM ilk 1000 ihracatçı listesine Denizli’den giren 21 firma arasında en çok ihracat yapan firma olurken, total listenin 42. basamağının sahibi oldu. 

Kocaer Çelik 71. oldu

Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği’nin üyeleri arasında yaptığı 2023 yılı “İhracatın Yıldızları Ödül Töreni”nde birincilik mutluluğu yaşayan Kocaer Çelik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, TİM ilk 1000 ihracatçı listesine 71. sıradan girdi. Kocaer Çelik, çelik sektöründe ise Türkiye genelinde en çok ihracat yapan 7. firma olma başarısı gösterdi. 

İDÇ 18 sıra yükseldi

İzmir’in sanayi devlerinden İzmir Demir Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş., Cumhuriyetimizin 100. yılında TİM İlk 1000 ihracatçı listesinde 18 sıra yükselerek 131. sıradan 118. basamağa çıktı. 

Kardemir 121. sıraya adını yazdırdı 

Bir hafta önce Ege Bölgesi Sanayi Odası’nın açıkladığı EBSO ilk 100 sanayici listesine 10. Sıradan girme mutluluğu yaşayan Kardemir Dış Ticaret Anonim Şirketi, ihracatçıların şampiyonlar ligi listesine de 121. sıraya adını yazdırdı. Kardemir, çelik sektörünün sıralamasında ise 14. oldu. 

Özkan Demir Çelik 71. Kuruluş yıldönümünde 173. oldu

Bu yıl 71. kuruluş yıldönümünü kutlayan 40 yıldır çelik ihracatı yapan Özkan Demir Çelik Sanayi A.Ş. çelik sektöründe en çok ihracat yapan 20. Firma olma başarısı gösterirken, TİM İlk 1000 İhracatçı Listesi’nde 173. sıraya adını yazdırdı. 

Norm cıvata 48 sıra yükseldi

Bağlantı parçalarında dünya devlerine İzmir ve Salihli’deki tesislerinde üretim yapan Norm Civata Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, başarılarına 2023 yılında yeni bir halka ekledi. TİM İlk 1000 İhracatçı Listesinde 48 basamak yükselen Norm Cıvata 254. sıranın sahibi olmayı başardı.

Vergo Enerji 263. oldu

Güneş enerjisi sistemlerine ekipman üreten Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği üyesi Vergo Enerji Sistemleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi 2023 yılında sıralamada 73 sıra birden yükselerek 263. sıranın yeni sahibi oldu. 

Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği üyelerinden Kayseri Metal Center Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi 609. olurken, Gülermak Çelik Konstrüksiyon Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi listeye 628. Sıradan giriş yaptı. 

Ertan; “Bu ekonomik şartlarda büyük başarı”

Demir ve demirdışı metaller ile çelik sektörlerinin 2023 yılında Türkiye’de yüksek enflasyon ve yüksek enerji maliyetleri, artan işçilik giderlerine karşın düşük döviz kuruyla dünyadaki rakipleriyle mücadelede hayli zorlu bir yılın geride bırakıldığını dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Yalçın Ertan, bu olumsuz tabloya rağmen çelik sektöründen 80, demir ve demirdışı metaller sektöründen 51 firmanın TİM İlk 1000 İhracatçı Listesinde yer almasının büyük başarı olduğunu kaydetti. 

Çelik sektörünün 2022 yılında 21 milyar 25 milyon dolarlık ihracat yapmışken, 2023 yılında yüzde 29’luk kan kaybıyla 14 milyar 877 milyon dolara gerilediği bilgisini veren Ertan, “Demir ve Demirdışı Metaller Sektörümüz ise; yüzde 13,2’lik ihracat kaybıyla 14 milyar 380 milyon dolardan 12 milyar 475 milyon dolara geriledi. Ege Bölgesi’nde, daha katma değerli ürünler üretip ihraç ettiğimiz için ihracatımız 2022 yılı seviyelerini korudu ve 2 milyar 515 milyon dolar ihracat yapma başarısı gösterdik. TİM İlk 1000 İhracatçı Listesindeki üye firmalarımızın ihracatı ise 1 milyar 755 milyon dolar oldu. Döviz kuru Türkiye’de enflasyon oranında arttığı ve enerji maliyetlerinin Avrupa’da olduğu gibi rekabetçi düzeye gelecek şekilde düzenlendiği takdirde 2024 yılında TİM İlk 1000 İhracatçı Listesi’nde yer alan firma sayımız 2021 ve 2022 yıllarındaki 152 sayısına tekrar ulaşabilir hatta geçebilir” diye konuştu. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Mali müşavirlerin iş yüklerini üstlenen, mükelleflerine sağlayabileceği katma değerli servislerle gelirlerini artıran dijital iş platformu Kalfa’nın yakın dönem hedefleri arasında, Kalfa için mali müşavirlerin de dahil olabileceği bir girişim sermayesi yatırım fonu kurmak ve ayrıca mali müşavirlerin tahsilat süreçlerini kolaylaştıracak finansal çözümler için iş birlikleri geliştirmek var. 

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Kalfa Kurucu Ortağı Demirhan Şener, “KOBİ’nin doğal danışmanı olan mali müşavirlerin operasyon yüklerinin hafifletilmesi ve üstlenilmesi, hizmet çeşitliğinin KOBİ’lere katma değer sağlayacak hizmetlerle genişletilmesi; Türkiye’de KOBİ kalkınmasının hızlandırılması açısından çok kritik. Sektöre sunduğumuz ve çok yakın zamanda sahaya çıkmasını planladığımız dijital ve finansal çözümler, bu bağlamda mali müşavirlik ve muhasebe sektöründe dönüşüm yaratarak, KOBİ’ler üzerinden Türkiye ekonomisine doğrudan fayda sunmak üzere tasarlanmış çözümler. İlk etaptaki en önemli gündemlerimizden biri mali müşavirlerimizin de ortak olabileceği, sadece Kalfa’nın yer aldığı single asset bir GSYF kurmak. Bu mali müşavirlerimize özel avantajlı GSYF’mize tüm mali müşavirlerimizi ortak olmaya, Kalfa’yı birlikte geliştirmeye ve yaratılan değeri birlikte paylaşmaya davet ediyoruz. Sistem Global olarak paylaşarak büyüme felsefemizi Kalfa’da resmileştirerek sektörün dönüşümüne katkı vermeyi hedefliyoruz. Kalfa müşterisi mali müşavirlerimizin GSYF’mize çok avantajlı ve ciddi iskontolu şartlarla ortak olmalarını sağlayacağız, tam bir imece veya lonca mantığı ile Kalfa’yı geliştirmeyi planlıyoruz. Ayrıca, mali müşavirlerimiz için yaratacağımız finansal çözümleri çok önemsiyoruz ve bunun için finansal aktörlerle birlikte çalışıyoruz. Özellikle tahsilat süreçleri, her sektörde olduğu gibi mali müşavirlerimiz için de gün geçtikçe büyüyen bir zorluk haline geldi. Bu konuda bankalarla ve fintech şirketleriyle ortak mesai harcıyoruz. Çok yakın zamanda bu konuda önemli bir çözümü sahaya sunacağımıza inanıyoruz” dedi. 

“Türkiye’deki yaklaşık 60 bin mali müşavir ofisinin tamamına ulaşmayı hedefliyoruz” 

Mihsap Kurucusu Çağrı Şafak ise “Sektörün içinden doğmuş bir ekip olmanın da beraberinde getirdiği know-how ile, mali müşavirlik mesleğinin kronikleşmiş sorunlarına çözüm geliştirmek ve sektörümüzün gelecekte daha katma değerli bir yapıya kavuşmasına öncülük etmek için yürüttüğümüz faaliyetlere önümüzdeki süreçte önemli bir ivme kazandıracağız. Artık mali müşavirleri ileri teknolojiye sahip çözümlerle buluşturma zamanı. Türkiye’de 60 bin mali müşavirlik ofisi var. Önümüzdeki 3 sene içinde bu ofislerin tamamına, tek tek her bir ürünümüzle dokunacağız. Bugün ülkemizdeki meslektaşlarımızın yaşadığı, dijitalleşememek, iş yükü ve personel bulamamak gibi zorlukları, Almanya, Hollanda, Belçika, Romanya, Rusya ve Ukrayna gibi ülkelerdeki mali müşavirler de yaşıyor. Biz bu problemleri mevzuatın en kompleks olduğu, değişimin en hızlı olduğu ülkede çözüyoruz. Mali müşavirlerimizin bilgi birikiminin Kalfa’ya aktarılmasıyla birlikte, Türkiye’deki dönüşümü başardığımız zaman, globalde de başarabileceğimizin işareti olacak” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir önceki ay 204 bin 912 ton olan tavuk eti üretimi Nisan ayında %6,1 oranında azalarak 192 bin 386 ton oldu.

Bir önceki ay 1 milyar 790 milyon 81 bin adet olan tavuk yumurtası üretimi Nisan ayında %4,6 oranında azalarak 1 milyar 707 milyon 799 bin adet oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, inek peyniri üretimi %7,6 arttı, ayran üretimi %17,7 arttı, yoğurt üretimi %15,6 arttı, içme sütü üretimi %8,0 arttı, tereyağı üretimi %15,1 arttı. Ocak-Nisan döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre, inek peyniri üretimi %8,9 arttı, ayran üretimi %17,0 arttı, yoğurt üretimi %11,3 arttı, içme sütü üretimi %3,7 arttı, tereyağı üretimi %17,0 arttı.

Bir önceki ay 982 bin 322 ton olan ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı Nisan ayında %2,2 oranında azalarak 960 bin 777 ton oldu.

Bir önceki ay 139 bin 794 ton olan içme sütü üretimi Nisan ayında %5,3 oranında azalarak 132 bin 422 ton olarak gerçekleşti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı