Kategori: Magazin

Konut satışları Ocak-Mayıs döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %3,4 azalışla 465 bin 761 olarak gerçekleşti.

İpotekli konut satışları 9 bin 909 olarak gerçekleşti

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %63,9 azalış göstererek 9 bin 909 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı %9,0 olarak gerçekleşti. Ocak-Mayıs döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %58,7 azalışla 44 bin 602 oldu.

Mayıs ayındaki ipotekli satışların 2 bin 316’sı; Ocak-Mayıs dönemindeki ipotekli satışların ise 10 bin 629’u ilk el satış olarak gerçekleşti.

Diğer satış türleri sonucunda 100 bin 679 konut el değiştirdi

Türkiye genelinde diğer konut satışları Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %17,3 artarak 100 bin 679 oldu. Toplam konut satışları içinde diğer satışların payı %91,0 olarak gerçekleşti. Ocak-Mayıs döneminde gerçekleşen diğer konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %12,6 artışla 421 bin 159 oldu.

İlk el konut satış sayısı 35 bin 558 olarak gerçekleşti

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %3,3 artarak 35 bin 558 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışının payı %32,2 oldu. İlk el konut satışları Ocak-Mayıs döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %1,8 artışla 147 bin 899 olarak gerçekleşti.

İkinci el konut satışlarında 75 bin 30 konut el değiştirdi

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %4,9 azalış göstererek 75 bin 30 oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışının payı %67,8 oldu. İkinci el konut satışları Ocak-Mayıs döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,6 azalışla 317 bin 862 olarak gerçekleşti.

Yabancılara Mayıs ayında 2 bin 64 konut satışı gerçekleşti

Yabancılara yapılan konut satışları Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %34,8 azalarak 2 bin 64 oldu. Mayıs ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı %1,9 olarak gerçekleşti. Yabancılara yapılan konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 797 ile Antalya, 668 ile İstanbul ve 164 ile Mersin oldu.

Yabancılara yapılan konut satışları Ocak-Mayıs döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %45,8 azalarak 9 bin 21 oldu.

Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Rusya Federasyonu vatandaşlarına yapıldı

Mayıs ayında ülke uyruklarına göre en fazla konut satışı sırasıyla 437 ile Rusya Federasyonu, 207 ile İran ve 171 ile Ukrayna vatandaşlarına yapıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Gerçekleştirdiği inovasyonlar ile geleceğin teknolojilerini yaratarak, tüm paydaşlarına rekabet güçlerini artıracak çözümler sunma misyonuyla hareket eden IAS, “Geleceğe hazır mısınız?” diye sorduğu iş ortaklarına dijital dönüşüm süreçlerinde de destek veriyor. IAS desteğiyle dijital dönüşüm süreçlerini başarıyla hayata geçiren işletmeler de geleceğin rekabetçi piyasa şartlarında rakiplerinin bir adım önüne geçiyor.

Günümüzde genel öngörü firmaların genel bütçelerinin yüzde 10 civarında dijital dönüşüme ayırmaları yönünde. Ancak bu öngörü yapay zeka ve üretim teknolojilerinin ilerlemesi ile yüzde 20 düzeylerine çıktı. Uzmanlar, bu oranın 10-15 yıl içerisinde ise yüzde 40-50 seviyelerine çıkmasını bekliyor. Bunun geri dönüşleri olarak da verimliliği yüzde 100’e varana düzeyde artıran, hata oranlarını yüzde 0.01 düzeylerine düşüren, stratejik kararları alırken yüzde 2’lik sapmaya düşüren bir çok örnek mevcut. Yine yapılan araştırmalara göre dijital dönüşüm süreçlerine başlangıç düzeyinde geçiş bile işletmeler tarafında yüzde 15-20 düzeyinde verimlilik artışı sağlayabiliyor.

“Dijital dönüşüm işletme kültürünü  de yansıtıyor”

Günümüzde hayatımızın her alanında dijitalleşme aktif durumda diyen IAS Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Can Karabiber, konu hakkında şunları söyledi: 

“Kurumların sürdürülebilirlik anlamında dijital dönüşümü çok iyi benimsemeleri gerekiyor. Çünkü gelecekleri artık tamamen buna bağlı. Bu konuya sadece dijitalleşme olarak bakmamak gerekiyor. Dijital dönüşüm süreçleri, tamamen kültürel, düşünsel ve operasyonel bir yaklaşım biçimidir. Firmalar müşterilerine değer üretmek için bir dizi operasyonlar yürütüyor ve bu yönde stratejik kararlar alıyor. Bizim için dijital dönüşüm bu işlemlerin tamamen dijital platforma taşınması için altyapı sunulması ile başlıyor. Bunların hayata geçebilmesi için düşünce yapısının ve kültürün değişmesi için gerekli olan hizmetlerin sunulması da bütünsel bir dönüşümün anahtarı olarak karşımıza çıkıyor. Son olarak dijital dönüşüm süreçlerinde verimliliğin ve kalitenin artırılması için izlenebilirlik ve esnek raporlama gibi bir çok kaynağa ihtiyaç duyan işletmelerin en büyük yardımcısı da bizim gibi konunun uzmanı iş ortakları.”  

Küresel yaklaşım fark yaratıyor 

IAS olarak hizmet sundukları müşteri kitlesinden ötürü dijital dönüşüm konusunu küresel çapta ele aldıklarına vurgu yapan Can Karabiber, “Bu nedenle sunduğumuz hizmet ve ürünleri ihtiyaçları iyi analiz edip, literatür taramalarını yapıp, yenilikçi bir yaklaşımla ortaya koyuyoruz Troia platformumuzun iş süreçlerini hızlı bir şekilde dijital platforma taşıması ile başlayan bu serüvenimiz son zamanlarda MES ve Kurumsal Sürdürülebilirlik yapıları ile devam ediyor. Öte yandan ürün portföyümüzün tamamı dijital dönüşüm üzerine. Müşterilerimiz için bütünsel bir çözüm yaklaşımı benimsiyoruz. Canias ERP, sahip olduğu 80’den fazla modül ile temel düzeyden ileri düzeye kadar bir çok ürün barındırıyor. Otomasyon ve MES çözümlerimiz müşterilerimizin verimliliği ve kaliteyi artırmalarına destek olurken karanlık fabrika geçişlerine ışık tutuyor. Kurumsal Sürdürülebilirlik çözümlerimiz ile firmaların sadece bugünleri değil, gelecek nesillere bırakacağımız yaşanabilir bir dünya mirasının stratejilerini de dijital ortamda sağlıyoruz. Son olarak tüm bu ürünlerimizi, sunduğumuz bütünleşik hizmetler ile destekliyoruz. Dijital olgunluk analizlerinden başlayarak bir yol haritası çıkarıp şirketlerin geleceğine yön verecek hizmetler de sunuyoruz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Havayolu böylece, yolcuları için daha fazla seçenek ve bağlantı imkânı sunmanın yanı sıra Madagaskar’a tatil ve iş amaçlı seyahat eden ziyaretçi sayısını da artıracak. Dubai (DXB) ile Antananarivo (TNR) arasındaki haftalık dört uçuş, Seyşeller üzerinden aktarmalı olarak gerçekleştirilecek.

Uçuş saatleri, Madagaskar’daki uluslararası seyahat imkânlarını artıracak şekilde Avrupa, Uzak Doğu, Batı Asya, Orta Doğu ve Körfez Arap Ülkeleri İş Birliği Konseyi Bölgesi’ndeki (GCC) önemli uçuş noktaları ve bu noktalardaki aktarmalı uçuşlar ile uyumlu olarak planlandı. Emirates’in EK707 sefer sayılı Seyşeller uçuşu, Dubai’den saat 08.55’te kalkarak Mahe’ye saat 13.35’te* varacak ve ardından uçuşa devam ederek saat 16.50’de Antananarivo’ya ulaşacak.

EK708 sefer sayılı dönüş uçuşu ise Antananarivo’dan saat 18.35’te kalkarak, 22.20’de Mahe’ye varacak. Daha sonra ise saat 23.50’de Mahe’den kalkarak, ertesi gün 04.20’de Dubai’ye varacak.  Uçuşlar Salı, Perşembe, Cumartesi ve Pazar günlerinde gerçekleştirilecek. Tatillerini, bu iki muhteşem noktayı birleştirerek gerçekleştirmek isteyen seyahatseverler, Seyşeller ile Madagaskar arasında konforlu bir şekilde rahatça uçma seçeneğine de sahip olacaklar.

Madagaskar ekonomisinin temel direği olan turizm, ülkenin 2028 yılına kadar bir milyon turiste hizmet verme hedefini destekleyen binlerce istihdam fırsatının yaratılmasına katkıda bulunuyor. Emirates’in global ağındaki 140’tan fazla uçuş noktasından bağlantı sağlanacak yeni rotası, Turizm Bakanlığı’nın hedef pazarları çeşitlendirme ve uluslararası seyahatseverleri adanın birçok doğal cazibe merkeziyle tanıştırma stratejisini destekleyecek. Emirates ayrıca, turizm ve ticareti teşvik etmek amacıyla daha fazla global bağlantı imkânı sunmak için Air Madagascar ile görüşüyor.

Emirates’in Başkan Yardımcısı ve Ticari İşler Direktörü Adnan Kazım, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Tarihsel olarak baktığımızda Madagaskar’ın, seyahatseverlerin otantik ekoturizm deneyimlerine olan ilgisinin artmasına rağmen, yetersiz hizmet aldığını ifade edebiliriz. Emirates olarak yolcularımıza yeterli bağlantı imkânı ve birinci sınıf seyahat deneyimleri sunmanın önemini anlıyoruz. Bu yeni hizmetimizin Madagaskar’ın bağlantılarını güçlendirmede olumlu bir etki yaratacağından, seyahatseverlere Madagaskar’ın gizli hazinelerini keşfetmeleri için daha fazla fırsat sunacağından ve yeni uluslararası iş fırsatları oluşturacağından eminiz. Madagaskar hükümeti, adanın ünlü biyoçeşitliliğini ve doğal cazibe merkezlerini deneyimlemeleri için daha fazla turist çekerek turizm sektörünü büyütme çabalarına öncülük ediyor. Emirates, ziyaretçileri uçuş ağı üzerinden Madagaskar’a getirmeye yardımcı olarak ülkenin turizmini desteklemeye hazır. Madagaskar hükümetine bu rotanın oluşturulmasındaki ortaklıkları ve destekleri için teşekkür ediyor; çok yakında yolcularımızı karşılamayı sabırsızlıkla bekliyoruz.”

Madagaskar Ulaştırma ve Meteoroloji Bakanı H.E Manambahoaka Valéry Ramonjavelo ise şunları söyledi: “Birleşik Arap Emirlikleri ve Madagaskar arasındaki anlaşmamız, yeni rotamız Antananarivo-Dubai’nin yolunu açıyor ve iki ülke arasındaki turizm ve ticaretin gelişimi için de ileriye dönük önemli bir adımı temsil ediyor. Bu anlaşmanın yapılmasını, yolcu sayısı bakımından en büyük uluslararası merkez olan Dubai aracılığıyla Madagaskar ile dünya arasında yeni bir kapı açması nedeniyle birçok açıdan oldukça olumlu bir haber olarak değerlendirebiliriz. Aynı zamanda bu anlaşma tüm dünyaya Madagaskar’ın inanılmaz turistik ve kültürel hazinelerini tanıtırken, yeni iş fırsatları da yaratacak. Ulusal havayolumuzun bu yeni Emirates rotasını kullanmasıyla, bölgelerimiz için bağlantı imkânı da güçlenecek.”

Dünyanın dördüncü büyük adası olan Madagaskar, beyaz kumlu plajları ve zümrüt rengi sularından yemyeşil yağmur ormanları, milli parkları ve kireçtaşı platolarındaki fosilleşmiş deniz kabuklarına kadar çarpıcı manzaralara sahip olmasıyla öne çıkıyor. Halk arasında Hazine Adası olarak anılan ada, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan üç sit alanına ev sahipliği yapıyor.

Maceraperestler doğa yürüyüşü, trekking veya ATV motoru sürme gibi bir dizi heyecan verici aktiviteye katılabiliyor veya uçurtma sörfü, tüplü dalış ya da balina izleme etkinliklerine katılarak denizlere açılabiliyorlar. Hayvanseverler Lemur Parkı’nı ziyaret ederek dokuz tür lemurun yanı sıra vahşi yaşamı ve diğer bölge hayvanlarını keşfedebiliyorlar. Yemek meraklıları ise geleneksel mutfağın ve lezzetli yerel lezzetlerin tadını çıkarabiliyorlar.

Madagaskar aynı zamanda gezegendeki bitki ve hayvan türlerinin %5’inin sadece bu adada bulunmasıyla zengin bir biyoçeşitliliğe de ev sahipliği yapıyor. Doğal dünyanın zarafetini korumak için Madagaskar, ekoturizmi teşvik ederek ziyaretçilerin kendilerini doğanın zenginliğine kaptırmalarını ve çevreye saygı duyarken yerel kültürü kucaklamalarını sağlıyor.

BAE ve Madagaskar, karşılıklı ticaretin büyümesini güçlendirmek için ticari, lojistik ve diğer endüstriler de dâhil olmak üzere bir dizi sektörde ikili ilişkilerini geliştirdi. Yolcu uçuşlarının başlamasıyla birlikte havayolunun kargo kolu Emirates SkyCargo, Dubai’deki son teknolojiye sahip merkezi aracılığıyla BAE, Çin, Endonezya, Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa gibi kilit pazarlara mal ihraç ederek bu ticareti destekleyecek.

Ülkenin girişimci ruhundan güç alan daha fazla Madagaskarlı işletme, global kitleleri hedefliyor. Antananarivo’ya her hafta 22 tonluk kargo taşıma kapasitesi sunan Emirates SkyCargo, taze meyve ve sebze, vanilya, tekstil ve madencilik ürünleri gibi önemli emtiaları, havayolu tarafından hızlı, verimli ve güvenilir bir şekilde taşıyacak.

Dubai-Antananarivo rotasında hizmet verecek olan Emirates Boeing 777-300ER, 8 First Class süiti, 42 Business Class ve 310 Ekonomi Sınıfı koltuğu ile faaliyet gösterecek. Emirates’in gökyüzünde en iyi deneyimin keyfini çıkarmaya davet ettiği yolcuları, ödüllü şeflerden oluşan bir ekip tarafından bölgesel lezzetlerden ilham alınarak hazırlanan çok çeşitli menülerin yanı sıra geniş ve seçkin bir içecek yelpazesinden seçim yapabilecekler. Yolcular, Emirates’in ödüllü uçak içi eğlence sistemi olan ice üzerinden çeşitli dillerdeki 6.500’den fazla global eğlence kanalının keyfini çıkarabilecekler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yatırım turuna liderlik eden Shorooq Partners, Roamless yatırımıyla Türkiye teknoloji ekosistemine giriş yaptı.

Emre Demirel, Ali Gazioğlu, Asım Alp, Selim Aykut ve Cengiz Öztelcan tarafından ABD’de kurulan Roamless, BAE merkezli Shooroq Partners’ın liderliğinde almış olduğu yatırımın 5 milyon dolara ulaştığını duyurdu. Tura, Türkiye’nin önde gelen girişim sermayesi fonları Revo Capital, Paribu Ventures, Finberg ve DeBa Ventures da katıldı. 

Son dönemde adını sıkça duymaya başladığımız eSIM teknolojisi tabanlı bir mobil uygulama olan Roamless, mevcut çözümlerden farklı olarak, tek eSIM ile tüm dünyada çalışması ve sabit planlar satmak yerine tüketici dostu “kullandıkça öde” modeli ile dikkat çekiyor.  

2023 sonunda Apple App Store ve Google Play Store üzerinden piyasaya sürülen Roamless, başta Kuzey Amerika ve Avrupa’daki kullanıcılar olmak üzere dünya genelinde 120 bin kullanıcıya ulaştı. 

Mahmoud Adi: “Türk teknoloji ekosistemine inanıyoruz”

Roamless’a yaptıkları yatırımın stratejik önemine dikkat çeken Shorooq Partners’ın kurucu ortağı Mahmoud Adi, “Roamless’ın yurtdışı internet erişimine yönelik yenilikçi yaklaşımı, geleneksel modelleri yeniden tanımlayan girişimlere yatırım yapma vizyonumuz ile örtüşüyor. Bu yatırım, Roamless’ın potansiyeline olan güvenimizi ve Türk teknoloji ekosistemine olan inancımızı yansıtıyor” dedi.

Emre Demirel: “Telekom sektörünün dijital dönüşümüne öncülük edeceğiz”

Roamless kurucu ortağı ve CEO’su Emre Demirel, geçtiğimiz aralık ayında aldıkları yatırımın ardından aldıklar mesafeye dikkat çekti. Demirel, “Bugün Roamless olarak önemli bir kilometre taşını daha geride bırakıyoruz Kullanıcı sayımız, kısa bir süre içinde 15 binden 120 bine ulaştı. Hizmet verdiğimiz ülke sayısı 60’dan 165’e yükseldi. Büyüyerek 30 kişiye ulaşan, yetkin bir kadro ile hizmet vermeye devam ediyoruz.

Shoorog ve Finberg gibi saygın yatırımcıların da bize katılarak toplanan fon miktarımızı 5 milyon dolara çıkartmaktan memnuniyet duyuyoruz. Bu yatırım, küresel telekom sektöründe dijital dönüşüme liderlik etme misyonumuzu hızlandırmamıza yardımcı olacak. Destekleri için tüm kullanıcılarımıza, yatırımcılarımıza ve ekibimize teşekkür ederim. Bu yolculukta daha pek çok başarıya imza atacağımıza inanıyorum” dedi. 

Roamless ekibinin büyüme yolculuklarına destek olmaktan büyük mutluluk duyduklarını belirten Revo Capital Kurucu Ortağı ve CEO’su Cenk Bayrakdar, “Telekomünikasyon ve yazılım alanlarında uzmanlığa sahip Kurucu ekibin yüksek motivasyonu ve yetkinliğine güveniyoruz” dedi.

Paribu Ventures Direktörü Utku Dördüncü, Roamless’ı heyecan verici bir girişim olarak tanımlayarak, küresel çapta geniş bir kullanıcı kitlesine çeşitli hizmetler sunma potansiyeli bulunduğunu belirtti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

20 yeni katılımcının dahil olduğu, toplamda 22 ülkeden 42 banka ile gerçekleşen işlemde; DenizBank’ın kullandırdığı krediler aracılığıyla finanse ettiği emisyonların hesaplanarak karbonsuzlaşma yol haritasının oluşturulması ve Üretici Kart ile çiftçilere sağlanan finansman miktarının artırılması sürdürülebilirlik performans hedefleri oldu.

Mizuho Bank’in Aracı Banka olduğu işlem, Abu Dhabi Commercial Bank, Emirates NBD Capital Limited ve ICBC Türkiye koordinatörlüğünde gerçekleşti. Emirates NBD Capital, First Abu Dhabi Bank, SMBC Group ve Mashreqbank PSC işlemde Sürdürülebilirlik Koordinatörleri olarak rol aldı. 

“Hedefimizde karbonsuzlaşma yol haritamız ve tarımın finansmanı var”

DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, yaptığı değerlendirmede, finans sektörünün yeşil ekonomiye geçiş sürecinde dönüştürücü rol üstlendiğine dikkat çekerek şunları söyledi: “Yenilediğimiz sendikasyon kredimizde, ilki kredilerimizin emisyonları, ikincisi de tarımın finansmanı ile bağlantılı iki hedefimiz var. Geçtiğimiz Aralık ayında sektörümüze öncülük ederek kredilerin emisyonlarını ölçümleme alanında uluslararası bir inisiyatif olan PCAF’e (Partnership of Carbon Accounting Financials) üye olmuştuk. Bugün de bu işleme imza atarak, PCAF metodolojisi ile kredilerimizin emisyonlarını bilimsel verilere dayalı bir şekilde hesaplamayı ve karbonsuzlaşma yol haritamızı oluşturmayı taahhüt ediyoruz.   Ayrıca yine sektörümüzde bir ilk olan Üretici Kartımız üzerinden sağladığımız finansman hacmini artırmayı hedefliyoruz. Özetle, hem kurumumuzun karbonsuzlaşma yol haritasını belirleyerek bu alanda önümüze somut hedefler koyma hem de ülkemizin kendi kendine yetebilmesinin teminatı olarak gördüğümüz tarımı finanse etme kararlılığımızı yineliyoruz”.  

Çin Yuanı diliminin olmasının yanı sıra, işlemde Abu Dhabi Export Office (ADEX) ve India Exim Bank gibi kuruluşların yeni kreditörler olarak yer almasının, müşterilerine dış ticaret alanında farklı piyasalarda özellikli çözümler üretmeye verdikleri önemin bir sonucu olduğunu ifade eden Ateş, “Mevcut durumda sendikasyon kredilerimizin toplamı 2 Milyar Doları geçerken, 2023 yılı başından itibaren Bankamızın ekonomiye kazandırdığı kaynak miktarı 6.5 Milyar Doları aştı. Önümüzdeki dönemde de güçlü finansal yapımızla ülkemize yurt dışından finansman sağlamaya ve bu kaynakları çevresel ve sosyal etkileri gözeten yatırımlara yönlendirmeye devam edeceğiz” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kurulda, göreve geldiği Haziran 2019 döneminden bu yana çağın dinamiklerini iyi okuma, yerinde karar alma, teknolojiye yön veren stratejiler geliştirme yetisi sayesinde VakıfBank’ı aktif büyüklükte Türkiye’nin halka açık en büyük bankası haline dönüştüren Abdi Serdar Üstünsalih’in görevine devam etmesi kararı alındı.

 

VakıfBank’ın 70. Olağan Genel Kurulu, 6 Haziran 2024 tarihinde bankanın Ümraniye’de bulunan Genel Müdürlük binasında gerçekleştirildi. Görev süresince VakıfBank’ın varlık gösterdiği her alanda lider bir banka haline dönüşmesine önderlik eden Abdi Serdar Üstünsalih’in Haziran 2019’dan bu yana sürdürdüğü Genel Müdürlük görevini yeni dönemde de devam ettirmesi karara bağlandı. 

“Sektör büyümesine katkıda bulunan bir kamu bankası ve Türkiye’nin milli değeriyiz”

VakıfBank’ın ülkesi ve milleti nezdinde üstlendiği görev ve mesuliyetleri her zaman titizlikle yerine getirdiğini belirten Üstünsalih, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: 

“Gerçekleştirdiğimiz tüm başarıları, emeğimizin, gayretimizin bir sonucu olarak atfedeceğimiz anlamlı bir yılı geride bıraktık. Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışır sonuç ve gelişmelerin öncüsü olmayı da her zaman olduğu gibi odağımıza aldık. Geride bıraktığımız yıl; aktif büyüklüğümüz yüzde 66 artışla 2,8 trilyon TL’ye ulaştı. 25 milyar TL net kâr elde eden Bankamız, ekonomik büyümenin en büyük unsurlarından olan ihracat ve yatırım odaklı projelere desteğini kesintisiz bir şekilde sürdürdü. Uyguladığımız büyüme stratejilerimiz ile ticari kredilerimiz 1,2 trilyon TL’yi aştı. Toplam mevduatımız yıllık bazda yüzde 74 artışla 2 trilyon TL’ye yaklaştı. TL vadeli mevduatlar ise yüzde 93’lük artışla ilk defa 1 trilyon TL seviyesini aştı.”

 

“Yenilikçi ürün ve hizmetler ile sürdürülebilir kalkınmaya destek oluyoruz”

 

Emanetçisi oldukları değerlerin ışığında, toplumun her kesimi için yenilikçi ürün ve hizmetler ile Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasına destek olmaya devam ettiklerinin altını çizen Üstünsalih, “ Bugüne kadar ViBi, SKY Limit, Vinov, Vibox, Dijital Banko Çek, Tüm Hesap, FİDE, GASS, Ödeme İste, V-Limit,  QR ile ödeme, Metal Kart gibi yenilikçi ürün ve hizmetlerin yanı sıra VakıfPays ödeme şirketimizi de kurarak sektörümüze yön vermeye devam ettik. Bu bakış açımız ile de 24 milyonu aşan müşteriye ulaştık” diye konuştu.

 

“Hayatın her alanında öncü rol üstleniyoruz”

 

Üstünsalih, sözlerinin şöyle tamamladı:

 

“Finansal başarılarımızın yanında sosyal ve çevresel performansımızla da öncü olmaya devam ediyoruz. Çevresel tarafta 2023 yılında karbon emisyon azaltımına ilişkin hedefleri Bilimsel Temelli Hedefler Girişimi tarafından onaylanan ilk Türk Bankası olduk. Ayrıca Karbon Saydamlık Projesi İklim Değişikliği Programı’nda, A skoru ile Global A Listesine girerken, Su Güvenliği Programı’nda da A- Skoru ile “Liderlik” seviyesine yükseldik. Bu başarının mimarı her daim omuz omuza olup, Bankası ve ülkesi için tüm varlığı ile çaba gösteren büyük VakıfBank ailesidir. Onların bu bilinç ve özverisi ile ülkemiz ekonomisine desteğimizi sürdürüyoruz. ‘Daima Seninle’ diyerek milletimize, esnafımıza, çiftçimize, iş insanımıza kısacası toplumun her kesimine can-ı gönülden hizmet ediyoruz. Ülkemizi hep birlikte geleceğe taşıyoruz.”

 

“VakıfBank’ın yükselişini zirveye taşıdı”

• Haziran 2019 döneminde varlık büyüklüğüne göre sektörde 6. Banka olan VakıfBank, 2019 yıl sonunda dördüncülüğe yükseldi. Mart 2024 döneminde, Haziran 2019 dönemine göre varlık büyüklüğünü yaklaşık 8 kat artırarak 3 Trilyon TL’nin üzerine taşıdı. Böylece ilk defa 2020 yılsonunda sektöründe ikinci olan VakıfBank, o günden bugüne sektördeki konumunu güçlü bir şekilde korudu. 
• Bankanın özkaynakları, Haziran 2019 dönemindeki 29,3 milyar TL seviyesinden 184,5 milyar TL seviyesine ulaştı. 
• Varlıklarda en büyük paya sahip olan krediler ise, Haziran 2019 döneminde 250 milyar TL iken Mart 2024 itibarıyla 1,6 trilyon TL’yi aştı.  
• Milli ekonomiyi, ihracatı ve hane halkına desteklerini bu dönemde de kesintisiz sürdüren VakıfBank’ın, ticari kredileri 195 milyar TL’den 1,3 trilyon TL’ye ve bireysel kredileri  55 milyar TL iken 317 milyar lira seviyesine ulaştı.
• Banka bu dönemler arasında, pasif tarafta en önemli fonlama kaynağı olan mevduat büyüklüğünü 214 milyar TL’den 2 trilyon liranın üstüne taşıdı.
• Haziran 2019 ile Mart 2024 dönemleri arasında uluslararası piyasalardan temin edilen toplamda 24 milyar ABD doları tutarında yeni kaynak ile fonlama yapısını çeşitlendirerek itibarını güçlendirmeye devam etti.
• Haziran 2019 döneminde aktif müşteri sayısı 18,2 milyon olan VakıfBank yaygın şube ağı ve yenilikçi ürün ve hizmetler ile müşterilerin ilgisini çekerek Mart 2024 itibarıyla müşteri sayısını 24,3 milyona taşıdı.

 

VakıfBank Yönetim Kurulu (alfabetik sırayla)

Abdi Serdar Üstünsalih, Abdülkadir Aksu, Dr. Adnan Ertem, Dr. Cemil Ragıp Ertem, Halil Çelik, Haydar Kemal Kurt, Mustafa Saydam, Sadık Yakut, Şahin Uğur. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konferansta konuşma yapan Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, KOBİ’lerin Türkiye ekonomisinin büyümesindeki kritik rolünün altını çizdi.

Akbank’ın platinyum sponsorluğunu üstlendiği ve GTR (Global Trade Review) tarafından düzenlenen GTR Türkiye 2024 Konferansı, 6 Haziran’da Fairmont Quasar Hotel İstanbul’da gerçekleşti. Konferans; bankacıları, finans kuruluşlarını, fintech’leri, uluslararası şirketleri ve yatırımcıları bir araya getirerek, ticaret ve finans sektörünün önemli bir buluşma noktası oldu. 

Konferansta Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz da konuşmacı olarak yer aldı.  Bülent Oğuz, Dünya ve Türkiye’deki ekonomik gelişmeler ve bankacılık sektörü açısından KOBİ’lerin Türkiye piyasasındaki konumunu değerlendirerek Akbank’ın ihracatçılara sunduğu finansman çözümlerinden bahsetti.  Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, “Ekonomimizdeki kritik rolü nedeniyle ihracatçılarımızın ve KOBİ’lerimizin  uygun koşullarda finansmana erişimini önemsiyoruz. Bu anlamda desteklerimize devam etme ve büyüme arzusundayız” dedi.

Akbank’ta KOBİ’lerin finansmana erişimini kolaylaştıracak birçok paket olduğunu ifade eden Bülent Oğuz, sözlerine şöyle devam etti; “Global ticaret uzmanlarımız, Genel Müdürlük’te uzman dış ticaret ürün ve satış ekiplerimiz ve Akbank Operasyon Merkezimiz ile müşterilerimizin dış ticaret danışmanı olarak çalışıyoruz. Finansman tarafında ihracatçılarımızı İhracatı Geliştirme A.Ş. (İGE) teminatlı krediler, Eximbank Sevk Öncesi İhracat Kredisi ve gayrinakit kredileri, TCMB reeskont kredileri ve banka kaynaklı ihracat kredilerimizle destekliyoruz. İGE’nin hazine ve kefalet destek paketlerini KOBİ’lerin finansmana erişimi açısından çok önemli buluyoruz, İGE ile bu paketlerde ilk anlaşma imzalayan banka olduk. KOBİ’ler için İGE kefaletiyle İGE-Akbank Yeşil Dönüşüm Kefalet Destek Paketini sunuyoruz. Sektörde sürdürülebilirlik kapsamında KOBİ’lere özel tasarlanan ilk ve en kapsamlı paket olan ‘KOBİ Eko Dönüşüm Paketi’mizle, KOBİ’lerin karbon ayak izlerini azaltmaya ve enerji giderlerini düşürmeye yönelik tüm faaliyetleri teşvik ve finanse etmeyi sürdürüyoruz. Ayrıca sürdürülebilirlik faaliyetleri olan dış ticaret müşterilerimize özel avantajlar sunan sektörün ilk ve tek Yeşil Dış Ticaret paketini de müşterilerimize sunmaya devam ediyoruz.” 

Kadın işletme sahiplerinin ve kadın girişimcilerin finansmana erişimini kolaylaştırmak üzere her zaman yanlarında olduklarını belirten Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz; “Kadın İşletmelerine Finansman ve Danışmanlık Desteği Programı kapsamında EBRD kaynağı ve %80 KGF teminat desteği ile Kadın KOBİ Paketimizi teminat yaratmakta güçlük çeken, kurucusu ya da yöneticisi kadın olan KOBİ’lerimize sunduk. İGE iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz “İGE – Akbank İhracatta Kadını Destekleme Paketi” ile de İhracatçı Kadın KOBİ’lere, %80 İGE kefalet desteği ile uygun vadeli kredi fırsatları sunuyoruz” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir önceki aya göre malzeme endeksi %2,71 arttı, işçilik endeksi %0,99 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %57,21 arttı, işçilik endeksi %109,73 arttı.

Bina inşaatı maliyet endeksi yıllık %70,50 arttı, aylık %2,14 arttı

Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre %2,14 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre %70,50 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %2,77 arttı, işçilik endeksi %0,99 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %55,12 arttı, işçilik endeksi %109,13 arttı.

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi yıllık %76,18 arttı, aylık %2,05 arttı

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre %2,05 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre %76,18 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %2,52 arttı, işçilik endeksi %1,01 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %63,94 arttı, işçilik endeksi %111,96 arttı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İhracat miktar endeksi %1,9 arttı

İhracat miktar endeksi Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %1,9 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde %5,3 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) %1,0 azaldı, yakıtlarda %40,8 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %2,3 azaldı.

İthalat birim değer endeksi %0,4 arttı

İthalat birim değer endeksi Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %0,4 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %7,0 azaldı, yakıtlarda %6,0 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) %6,7 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %2,7 azaldı.

İthalat miktar endeksi %3,7 arttı

İthalat miktar endeksi Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %3,7 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %16,2 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) %10,4 arttı, yakıtlarda %0,7 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %7,2 arttı.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat miktar endeksi %2,8 azaldı

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat miktar endeksi; 2024 Mart ayında 154,5 iken 2024 Nisan ayında %2,8 oranında azalarak 150,1 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ihracat miktar endeksi; 2023 yılı Nisan ayında 146,4 iken 2024 yılı Nisan ayında %1,9 oranında artarak 149,3 oldu.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ithalat miktar endeksi %6,3 arttı

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ithalat miktar endeksi; 2024 Mart ayında 129,5 iken 2024 Nisan ayında %6,3 oranında artarak 137,6 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ithalat miktar endeksi; 2023 yılı Nisan ayında 127,2 iken 2024 yılı Nisan ayında %7,2 oranında artarak 136,3 oldu.

Dış ticaret haddi 2024 yılı Nisan ayında 86,0 olarak gerçekleşti

İhracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesiyle hesaplanan ve 2023 yılı Nisan ayında 88,0 olarak elde edilmiş olan dış ticaret haddi, 2,0 puan azalarak, 2024 yılı Nisan ayında 86,0 oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Şirketin Genel Müdürü Onur Güvenler, “TransRussia 2024 Fuarı’nda, ‘Aynı dili konuşuyoruz!’ temalı standımız ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. Önemli iş bağlantıları gerçekleştirdik.” dedi. 

Almark Logistics, Avrasya coğrafyasının en büyük lojistik fuarları arasında gösterilen TransRussia Fuarı’na bu yıl daha güçlü katıldı. “Aynı dili konuşuyoruz!” temalı standı büyük ilgi gören şirketin Genel Müdürü Onur Güvenler, “TransRussia 2024 Fuarı’ndaki standımızda Avrupa’dan Asya’ya pek çok ülkeden ziyaretçi ağırladık. Güveni esas alan yaklaşımımız sayesinde önemli iş bağlantıları gerçekleştirdik.” dedi. Rusya’da uzun yıllardır hizmet verdiklerine dikkati çeken Güvenler, geçen yıl St. Petersburg’da açılan şirketleri ile bu ülkedeki güçlerini daha da pekiştirdiklerini söyledi.

“Aynı dili konuşuyoruz, coğrafyayı ve mevzuatı iyi biliyoruz”

Hizmet verdikleri ülkelerin dilini iyi konuşan, coğrafyasına ve yasal mevzuata hâkim bir ekiple çalıştıklarının altını çizen Onur Güvenler, “Türkiye, Rusya ve Avrupa ülkeleri arasında yaygın taşımalar yapıyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz coğrafyayı ve kültürünü iyi tanıyan ekibimiz, kaliteli hizmet anlayışımız ve müşterilerimizin iş yaptığı ülkelerde de güçlü bağlantılarımızın bulunması bize duyulan güveni de iş hacmimizi de artırıyor.”  bilgilerini paylaştı. 

“Avrasya’da güçlü bir lojistik altyapı kurduk”

350 civarında araç ve ekipman ile sağlam bir lojistik altyapı ve yaygın bir ağ kurdukları bölgede üçüncü ülke taşımaları da yaptıklarını dile getiren Güvenler, “Güçlü acente bağlantılarımız, iş ortaklarımız ve tedarikçilerimiz sayesinde, talep halinde kullanabildiğimiz geniş bir araç-ekipman havuzuna da erişimimiz bulunuyor.” diye konuştu.

Dökme yük dâhil hemen her sektöre uygun donanıma sahip araç ve ekipmanlarıyla kara, deniz, demir ve hava yolunu kullanarak taşımacılık yaptıklarını vurgulayan Güvenler, sözlerine şöyle devam etti:

“Olumsuz hava ve trafik koşullarından, sınır kapılarındaki yoğunluktan etkilenmeden, sabit transit sürelerde kapıdan kapıya hasarsız teslimat yapıyoruz. Oldukça ekonomik alternatiflerle sunduğumuz hizmetimiz Türk, Rus, Avrupalı, Kuzey Afrikalı ve Türk Cumhuriyetleri’ndeki ithalatçı ve ihracatçılardan yoğun talep görüyor.” 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başak Aydın’ın üstlendiği Gebze Fabrika Müdürlüğü görevi, Gebze Fabrika Teknik Sistemler Lideri Emrah Albayrak’a devredildi. Başak Aydın ise şirketin Global Kumaş ve Ev Bakım Kategorisi Kapabilite ve İnovasyon Başkan Yardımcılığı görevine atandı.

Türkiye’de 20 lider markasıyla her 10 evin 9’unda bulunan lider kişisel bakım ve temizlik ürünleri şirketi Procter & Gamble’da (P&G) yeni görev düzenlemeleri yapıldı. Buna göre yaklaşık 25 yıllık kariyerinde 4.5 yıldır Gebze Fabrika Müdürü olarak görev yapan Başak Aydın, kariyerine Global Kumaş ve Ev Bakım Kategorisi Kapabilite ve İnovasyon Başkan Yardımcısı olarak devam edecek. 20 yıldır P&G çatısı altında görev yapan ve 2023 yılında Gebze Fabrikası Teknik Sistemler ve İnovasyon Liderliğini üstlenen Emrah Albayrak ise bayrağı Başak Aydın’dan devralarak, yeni görevini Gebze Fabrika Müdürü olarak sürdürecek. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tasarım eğitiminin geleceğine dair global araştırmalarda yer alıyor. Son üç yıldır en iyi ve en son tasarımların ödüllendirmelerinin referansı ile trend raporu için çalışmalara başladı. 200 sayfadan fazla içerikle hazırlanan raporu dijital olarak erişebilir formatta tasarım endüstrisi ile buluşturuyor.

 

Benjamin Völksen İstanbul ve Bursa’da ağırlandı

 iF Design’nin   Türkiye ofisi Haziran ayında Türk tasarım endüstrisi bir araya geldiği İstanbul ve Bursa’da üç farklı etkinlik düzenledi. iF Design tarafından projelendirilen üçüncü “Mega Trend Raporu” Benjamin Völksen sunumu ile endüstriyel tasarımcılar, mimarlar ve iç mimarların katılımı gerçekleşen buluşmalar gerçekleşti.

iF Design Türkiye ofisinden Sinem Kocayaş gerçekleşen etkinlikler hakkında; “ iF Design 70 yıldır tasarım yarışmaları, etkinlikleri ve araştırmaları ile tanınıyor. Tasarımı sadece endüstriyel olarak değil grafik, mimarlık, kullanıcı deneyimi gibi tüm kolları ile ele alıyor. Etkinliklerimiz merkezinde hep tasarım endüstrisini destekleyen, ilham olan kurgular ile gerçekleştiriyoruz. iF TASARIM ÖDÜLÜ dünya çapında tasarım mükemmelliğinin önemli bir mührüdür. Bu nedenle çalışmalarımızın arkasında global büyük bir arşiv ve uzman ekip bulunuyor.” dedi.

Cihan Sirolu ise trend rapor içeriği hakkında; “iF Tasarım Trend Raporumuz, mega trendlerin mevcut küresel tasarım üzerindeki etkisini özetlemekte; tasarım disiplinlerinin birbirleri üzerindeki etkisini ve sosyal trendler ile mega trendlerin birbirini nasıl etkilediğini göstermektedir. Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz buluşmalarda yaratıcı endüstriyi bilgilendirmek misyonumuz ile farklı buluşmalar düzenledik. İlerleyen dönemlerde farklı buluşmalarda yer alacağız.” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Lityum iyonlu bataryaların tehlikeli madde sınıfında yer aldığını vurgulayan CHEP Türkiye Otomotiv Ülke Temsilcisi Derya Çınar, tedarikçilerin resmi düzenlemelere uygun, güvenli ve ekonomik hizmet sağlayan ambalaj çözümlerine sahip olması gerektiğinin altını çiziyor.

Elektrikli araçlar her geçen gün çok daha fazla yaygınlaşmaya devam ediyor. Bu durum beraberinde elektrikli otomobillerin bataryasında birincil hammadde olan lityuma yönelik küresel talebi artıyor. Pek çok çevresel faydaya olanak tanıyan bu gelişme, lityumun yanıcı bir madde olmasından dolayı nakliyesi sırasında riskler de barındırıyor. Küresel tedarik zincirinin lider markası CHEP, elektrikli otomotiv sektöründeki batarya taşımacılığındaki olası tehlikelere ve alınması gereken önlemlere dikkat çekiyor.

CHEP Türkiye Otomotiv Ülke Temsilcisi Derya Çınar, gerekli önlemlerin alınmadan lityum iyon bataryaların taşınmasının, otomotiv üreticileri ve tedarikçilerini, ölümler, para cezası, yangın riskleri ve kâr kaybı gibi olumsuz sonuçlarla karşı karşıya getireceğini vurguluyor. 

‘’Nakliye sırasında karşılaşılacak olası tehlikeleri en aza indiriyoruz’’

Tedarik sürecinde dikkat edilmesi gereken noktalara ilişkin Çınar, şunları söyledi: “Lityum kullanılan bataryaların sevkiyatında özellikle sıcaklık kontrolü (bataryaların aşırı ısınmaması), ürün stabilizesi (nakliye sırasında bataryaların yerinden oynamaması) ve iletken yüzeylere maruz kalmama (bataryaların kapalı olduğundan emin olunması) gibi konular büyük önem arz ediyor. Tedarikçilerin, bu temel gereksinimleri karşılayan, resmi düzenlemelere uygun, güvenli ve ekonomik nakliye hizmeti sağlayan ambalaj çözümlerine sahip olması gerekir. CHEP olarak, farklı türlerde parçalara yönelik ambalaj ihtiyaçlarını karşılayacak geniş bir standart ve yeniden kullanılabilir ekipman çeşitliliğine sahibiz. BM sertifikalı konteyner çözümlerimizle birlikte batarya üreticilerine ve tedarikçilerine hem nakliye optimizasyonu hem de korumayı en üst seviyeye çıkaran iç profil çözümleri sunuyoruz. Böylece nakliye sırasında karşılaşılacak olası tehlikeleri de en aza indiriyoruz.” 

‘’Müşterilerimizin hedeflerine uygun ambalaj çözümleri sunuyoruz’’

Lityum iyon bataryaların, 9. sınıf tehlikeli madde sınıfına girdiğinden ve özel taşıma yönetmeliklerine tabi tutulduğunu da vurgulayan Derya Çınar, “Sürdürülebilir bir gelecek için elektrikli araçların yaygınlaşması büyük önem taşıyor. Beraberinde getirdiği büyük zorluklara da yeni nesil çözümler üretiyoruz. Müşterilerimizin maliyetlerini düşürmeye ve verimliliğini arttırmaya yönelik temel hedeflerini tam bir şekilde anladıktan sonra doğru ambalaj çözümünü bulup onların tedarik zincirinize uygun ambalajlama dönüşümünü gerçekleştiriyoruz” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Farklı illerdeki küçük esnaf ve girişimcilerle bir araya gelmek için Bayilik Buluşmaları ziyaretinin ilkini Adana ve çevre illerinde başlattıklarını ve yıl boyunca bu ziyaretlerin devam edeceğini söyleyen CarrefourSA İcra Kurulu Üyesi Bulut Batum, “Adana’daki potansiyel bayilerimizle bölgede yerel istihdama ve ekonomiye katkı sunmayı hedefliyoruz” dedi.

Sabancı Holding ve Carrefour Grup iştiraki, Türkiye perakende sektörünün öncü markası CarrefourSA 60 ilde 1100 mağazası, bayileri dahil olmak üzere 15.000 kişiye ulaşan kadrosu ile müşterilerine doğru ürünü, doğru üreticiden doğru fiyata ulaştırırken; küçük esnaf ve girişimciyi desteklediği bayilik sistemiyle de büyümeye devam ediyor. 

Küçük ve orta ölçekli esnafla girişimcilere, CarrefourSA güvencesiyle ticaret yapma imkânı sunduğu bayilik sisteminde 425 bayiye ulaşan CarrefourSA, Türkiye’nin dört bir yanında esnaf ve girişimcilerle büyümek için Bayilik Buluşmaları’na başladı. Bayilik Buluşmaları’nın ilk ayağı ise Adana ve çevre illerden katılımla gerçekleşti. Adana M1 CarrefourSA Hiper Lezzet Arası’nda gerçekleşen buluşmada CarrefourSA İcra Kurulu Üyesi Bulut Batum, potansiyel bayi ve girişimcilerle bir araya gelerek CarrefourSA’nın bayilik sisteminden ve yatırımlarından bahsetti.

Yerel ekonomi ve istihdama destek oluyoruz

“Organize gıda perakende sektörünün sürdürülebilirliği kapsamında yerel ekonomik kalkınmayı desteklememiz gerekiyor” diyen CarrefourSA İcra Kurulu Üyesi “Bu doğrultuda, organize gıda perakendesini daha güçlü hale getirmek için küçük esnaf ve girişimcinin sisteme dahil olması çok önemli. Bu yüzden başlattığımız Bayilik Buluşmaları ile Türkiye’nin farklı illerindeki potansiyel bayi adaylarımıza ulaşmayı hedefliyoruz. 

Hayata geçirdiğimiz bayilik sistemiyle esnaf ve girişimciye CarrefourSA güvencesiyle ticaret yapma imkânı sunuyoruz. Bayilik sistemine giriş aşamasında ise herhangi bir bedel talep etmiyoruz. Bulunduğu bölgeyi ve mahalleyi en doğru bilen esnaflara, CarrefourSA güvencesini sağlayarak ailemizin bir parçası haline getiriyoruz. Bu sistemle bölgenin esnaf ve girişimcileriyle istihdama katkı sağlarken; yerel üreticilerinin ürünlerinin de CarrefourSA güvencesiyle müşterilere ulaşmasını ve üretimlerini sürdürülebilir kılmayı destekliyoruz” dedi.  

Esnaf ve girişimcilerin ticari faaliyetlerini destekliyoruz 

Adana’da bayilik sistemi kapsamında önemli bir potansiyel olduğunu söyleyen Batum açıklamalarına şöyle devam etti: “Bayilik sistemini organize gıda perakende sektöründe ilk biz hayata geçirdik. Bu sistemle tüketicilerimizin CarrefourSA kalitesi ve deneyimine erişimini kolaylaştırırken, küçük esnaf ve girişimciye karlı bir yatırım imkânı, bulundukları bölgeye ise istihdam fırsatı sağlıyoruz. Sektörümüzün geleceği ve sürdürülebilirliği için öncülük yaptığımız bayilik sisteminin en büyük avantajı ise esnaf ve girişimcinin hem uluslararası Carrefour hem de Sabancı markasının gücünü arkasında hissetmesi. Bilgi birikimimiz, lojistik ağımız, pazarlama iletişimimiz ve dijital teknoloji altyapımızla esnafımız CarrefourSA markası altında ailemizin bir parçası oluyor. CarrefourSA olarak sahip olduğumuz büyük satın alma gücümüz sayesinde de bayilerimiz ürünlere çok daha uygun fiyatlarla ulaşabiliyor ve müşterilerimize de aynı fiyat avantajını yansıtabiliyor.  Üç yıllık hedefimiz olan 1.000 bayiye emin adımlar ile ilerliyoruz, bayilik sistemimize ve CarrefourSA güvencesine olan bu ilgiden dolayı mutlu ve gururluyuz. Önümüzdeki dönemlerde de 60 olan kadın bayi sayımızı da artıracağız.” 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Abdi İbrahim halihazırda 2200’ü aşkın kişi ile Türkiye’nin en fazla “Tıbbi Tanıtım Temsilcisi” istihdam eden ilaç şirketi konumunda. Şirket, gençlere öncelik tanıdığı istihdam stratejisi ve ülkenin her yerine yenilikçi ilaçlarını temin etme hedefini birleştirerek iş başvurularını 5 Haziran’da almaya başladı. Yeni işe alım programının son başvuru tarihi 23 Temmuz 2024. 

Abdi İbrahim İnsan Kaynakları, Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Dr. M. Oğuzcan Bülbül, “Gençlere yönelik yatırımın Türkiye’nin geleceğine yatırım olduğuna inanıyoruz. Yeni işe alım paketimiz ile iş hayatının başındaki gençlerimize parlak bir kariyerin kapılarını aralıyoruz” dedi. 

TÜRKİYE’NİN iyileştiren gücü Abdi İbrahim, Türkiye ekonomisine ve istihdama katkı sağlamaya devam ediyor. Kariyerine iyi bir başlangıç yapmak isteyen yeni mezun adayların önceliklendirildiği Tıbbi Tanıtım Temsilcisi pozisyonuna başvuru için bazı koşullar ise şöyle: 

• 20-36 yaş arasında,
• Üniversite mezunu,
• Yenilikçi, eğitime ve gelişmeye açık,
• B sınıfı ve üzeri ehliyeti olan,
• İlaç sektöründe bu pozisyonda deneyimi olmayan ve İstanbul, Ankara, İzmir, Kayseri, Konya, Antalya, Bursa, Gaziantep illerinde ikamet eden veya bu şehirlerde çalışabilecek adaylar.

Dr. M. Oğuzcan Bülbül: “Büyümeye Devam Ediyoruz. Hedefimiz Her Zaman İlkleri Başarmak”

Abdi İbrahim İnsan Kaynakları, Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Dr. M. Oğuzcan Bülbül istihdam paketi için şöyle dedi: “Abdi İbrahim’in insan kaynakları politikası, iş stratejisi ve hedeflerimize paralel olarak titizlikle tasarlanıyor. Biz iş sonuçlarımızı sadece rakamlarla açıklamıyoruz. Ülkemize olan borcumuzun da bilincinde olarak yaptığımız yatırımları ve istihdam politikalarımızı ülkemizin refahına, insanlarımızın sağlığına ve mutluluğuna bir katkı olarak da planlıyoruz. Son beş yılda global ve yerel pazarlarda yaşanan zorluklara rağmen büyümeye ve başta biyoteknoloji alanı olmak üzere her alanda yatırım yapmaya devam ediyoruz. Uluslararası pazarlarda, fabrikalarımızın olduğu Kazakistan ve Cezayir dışında 17 ülkede kendi markamızla pazarlama ve satış faaliyeti gösteriyor ve bu ülkelerde bayrağımızı dalgalandırmaya devam ediyoruz. Yeni işe alım programımız da bu yaklaşımımızın güçlü bir yansıması. Türkiye’de genç istihdamının artmasını, kariyerlerine bizimle başlayan yetkinlik sahibi gençlerin ileride yurt dışı operasyonlarımızda da devam edebilmesini çok önemsiyoruz. Dolayısıyla, insan kaynakları politikamızda gençler ve onların gelecekte Abdi İbrahim adına ilklere imza atmaları için ihtiyaç duyacakları yetkinlikleri kazanabilmeleri çok önemli bir yer tutuyor. Gençlere yönelik yatırımı Türkiye’nin geleceğine yatırım olarak görüyoruz ve yeni işe alım paketimiz ile iş hayatının başındaki gençlerimize parlak bir kariyerin kapılarını aralıyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Aynı zamanda kapsamlı uygulamalarıyla müşteri hizmetlerini geliştiriyor, risk yönetimini güçlendiriyor ve sermaye piyasalarını yeniden şekillendiriyor. 

Uluslararası danışmanlık, denetim ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst & Young), yapay zekânın (AI) finansal hizmetler sektörü üzerindeki etkilerini açıkladığı güncel yayını, üretken yapay zekânın (GenAI) günümüzdeki yaygın kullanım alanlarına göre metin, görüntü, kod gibi temel içerikleri  oluşturmasından öte, gelecekte çok daha büyük işleri yapacağına işaret ediyor. Yapay zekâ uygulamaları, müşteri hizmetleri için sohbet robotlarının geliştirilmesinin yanı sıra yatırım stratejilerini ve dolandırıcılık tespit mekanizmalarını da kapsıyor. Bankalar, iş gücüne ve teknoloji kaynaklarına yatırım yaparak, yapay zekâ uygulamalarının performansını hızlandırmak için özel olarak tasarlanmış olan çipler gibi kritik donanımları odağa alıyor. Ancak mevcut süreçleri iyileştirme amacı, potansiyel faydaları risklere karşı dengelemek ve yenilikçi çözümlere dönüştürmek gibi durumlarla karşı karşıya kalıyor.

Yapay zekâ, bankacılık sektörünü yeniden şekillendiriyor  

Bankacılık sektörü; gelişen teknolojiler, ekosistem modelleri, sürdürülebilirlik, dijital varlıklar, yetenek yönetimi ve yasal düzenlemeler gibi trendler tarafından etkilenerek yeniden şekilleniyor. Bu etkiler, bireysel bankacılığın yanı sıra yatırım, kurumsal bankacılık ve sermaye piyasalarını da dönüştürüyor. Bankalar yapay zekâ teknolojilerini sistemlerine entegre ederek operasyonel verimlilik, müşteri edinimi ve sürdürülebilir büyüme için yeni ölçütler belirliyor. İnovasyona yönelik bu kapsamlı yaklaşım, yapay zekâ gelişmelerinin tüm bankacılık operasyonlarına etkin bir şekilde entegre edilmesini ve böylece finansal hizmetler sektörünün daha dayanıklı, çevik ve müşteri beklentilerine odaklanan bir hale gelmesini sağlıyor.

GenAI, bankacılığın çeşitli alanlarında etkiyi genişletiyor

GenAI, bankacılığın birçok alanını optimize ederek ölçülebilir faydalar sağlıyor. Örneğin; bireysel bankacılıkta hizmet sunumunu ve müşteri etkileşimini artırıyor. Bununla birlikte, yatırım bankacılığında daha modern finansal modellemeler görülürken, kurumsal bankacılıkta ve KOBİ bankacılığında gelişmiş ticari kredilendirme ve risk yönetiminden faydalanılıyor. Sermaye piyasalarında ise ticaret, risk yönetimi ve uyumluluk alanlarını derinden etkiliyor. Aynı zamanda vergi beyannamelerinin hazırlanma sürecini otomatikleştirerek ve dolandırıcılık tespitini geliştirerek bankacılıkta vergi uyumu alanında önemli bir yere sahip olduğunu gösteriyor. Benzer şekilde, bankaların hukuk departmanlarında yapay zekâ destekli belge analizi iş akışlarını kolaylaştırırken, diğer yapay zekâ araçları da sözleşme incelemelerine ve müzakerelere yardımcı olarak riski azaltıyor ve verimliliği artırıyor.  

Finansal hizmetlerde yapay zekâ sınırlamaları bulunuyor

Bankacılık sektörü yapay zekânın dönüştürücü potansiyelini benimsedikçe, yapay zekânın doğasında olan sınırlamaların kabul edilmesi de hayati önem taşıyor. Karar verme süreçlerinin ortaya çıkardığı etik ikilemlere kadar uzanan yapay zekâ entegrasyonunun zorlukları dikkatli bir yaklaşım gerektiriyor. Sistemin adil ve şeffaf bir şekilde çalışmasını sağlamak, sağlam yönetişim çerçevelerine olan ihtiyacın altını çizerek önemli bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Yapay zekânın tüm potansiyelinden yararlanmaya yönelik ilerleme, yalnızca teknolojinin benimsenmesini değil aynı zamanda yapay zekâ kullanımının etik, yasal ve sosyal boyutlarına adaptasyonu da içeriyor.

GenAI; varlık yönetiminde, sigortacılıkta ve ödemelerde de devrim yaratıyor

Üretken yapay zekânın etkileri, bankacılığın ötesinde varlık yönetimine, sigortacılığa ve ödemelere kadar uzanırken, müşteri katılımı, işlem ve dolandırıcılık tespiti süreçleri de hızla gelişiyor. Varlık yönetiminde yapay zekâ, kişiselleştirilmiş tavsiyeler ve risk değerlendirme fırsatları sağlıyor. Sigortacılık sektörü, talepler arasında tekrarlayan görevleri otomatikleştirmek için yapay zekâdan faydalanarak hasar tespiti ve risk değerlendirme süreçlerini daha verimli hale getiriyor. Bununla birlikte, belgelerin işleme alınmasını kolaylaştırarak ve bu sayede temsilcilerin daha karmaşık görevlere odaklanmasına olanak tanıyarak genel verimliliği ve müşteri memnuniyetini artırıyor.

Yapay zekâ, bankacılıkta siber güvenliği hem güçlendiriyor hem de zorluyor 

Bankacılık sektörü yenilikçiliği ve verimliliği artırmak için yapay zekâyı giderek daha fazla benimserken, yapay zekânın siber güvenlik üzerindeki etkisinin hem potansiyel bir risk faktörü hem kritik bir savunma aracı olarak ikili doğası odak noktası haline geliyor. Yapay zekâ destekli sistemler, operasyonel verimliliği ve müşteri hizmetleri yeniliklerini artırırken aynı zamanda kötü niyetli aktörlerin saldırı yüzeyinin de genişlemesine sebep oluyor. Bu genişleme, bankaların bu sistemlere daha fazla yer vermeleri ve dolayısıyla siber tehditler için yeni hedefler oluşturmaları nedeniyle ortaya çıkıyor. Buna karşılık, yapay zekânın siber tehdit tespitini geliştirme, olay müdahalelerini otomatikleştirme ve gelişen risklere uyum sağlama kapasitesi siber güvenlik sisteminin güçlenmesini sağlıyor.

EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri ve Şirket Ortağı Levent Atakan araştırmayla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: 

“Üretken yapay zekâ (GenAI), finansal hizmetler sektöründe inovasyonun ve operasyonel verimliliğin yolunu açıyor. Bununla birlikte, maliyet tasarrufu, geliştirilmiş risk yönetimi ve büyüme konularında bankalara fayda sağlıyor. Yapay zekânın (AI) dönüştürücü potansiyelini benimserken, bu teknolojinin doğasında olan zorlukların üstesinden gelmek büyük önem taşıyor. Odak noktası yalnızca teknolojinin uygulanmasının ötesine uzanıyor; doğru bir stratejiyle riskleri de göz önünde bulundurarak etik açıdan sağlam, şeffaf ve kapsayıcı bir ekosistemin geliştirilmesini içeriyor. Finansal kurumlar stratejik yapay zekâ entegrasyonuna yatırım yaptıkça yalnızca gelişmelere ayak uydurmakla kalmıyor, aynı zamanda kurumlarını daha ileriye taşıyorlar. Yapay zekâdan yararlanmak, hızla değişen dünyanın taleplerini karşılamaya hazır ve gelecek vaat eden bir bankacılığa işaret ediyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

9 güne uzayan Kurban Bayramı tatili, turizmi hareketlendirdi. Türkiye’nin lider seyahat sitesi ENUYGUN’da Kurban Bayramı için uçak bileti satışları yüzde 40 arttı. Otel rezervasyonlarında ise yüzde 82 artış yaşanırken en çok rezervasyon Antalya, Bodrum ve İzmir otellerinde yapıldı. Yurt dışında ise Tiran, Podgoritsa ve Priştine şehirleri öne çıktı.

Turizmde Kurban Bayramı hareketliliği yaşanıyor. Uçak bileti satışları ve otel rezervasyonları 9 günlük tatili değerlendirmek isteyenlerin akınına uğruyor.

Türkiye’nin Lider Seyahat Sitesi ENUYGUN’un verilerine göre yurt içinde en çok bilet alınan ve en çok otel rezervasyonu yapılan şehir Antalya oldu. Yurt dışında ise seyahat planlamanın daha kolay olduğu vizesiz ülkeler tercih edilirken ilk sırada Tiran yer aldı.

Uçak biletinde büyük artış

Kurban Bayramı döneminde ENUYGUN’un yurt içi uçak bileti satışları yüzde 40 arttı.

Uçak bileti satışlarında ilk sırada yer alan Antalya’yı sırasıyla Trabzon, Diyarbakır, Van ve Bodrum izledi. Yurt dışı uçak bileti satışlarında zirvede yer alan Tiran’ı, Podgoritsa ve Priştine takip etti. Vizesiz gidilebilen yerlere seyahat planlamanın daha kolay olması dolayısıyla ilk üç sırada bu destinasyonlar yer aldı.

Konaklama süresi de arttı

Otel rezervasyonları 9 günlük tatil kararının açıklanmasının ardından önceki haftaya göre yüzde 82 arttı. Kurban Bayramı tatilinde konaklama süresindeki artış da dikkat çekti. 9 günlük tatil kararının etkisiyle şehre yakın destinasyonlarda tatil yapmayı planlayanların rotası sahil şeridine yöneldi ve ortalama konaklama süresi 3,8 günden 4.7 güne çıktı. Otel rezervasyonlarında popüler üç rota Antalya, Bodrum ve İzmir olarak sıralandı.

Biletler tükenmek üzere

ENUYGUN Ticaret Direktörü Orkun Özkan, tatilin başlamasına çok az süre kaldığı için biletlerin tükenmek üzere olduğunu belirterek “Bu yıl sıcaklıkların da ani yükselişiyle birlikte özellikle kıyı şehirlere yüksek bir talep var. Tatile iki gün kaldı ve seyahat düşünüyorsanız hemen biletinizi alın, çünkü geç kaldığınız her an bilet bulma olasılığınız azalıyor’’ uyarısında bulundu. Özkan bayram kampanyaları hakkında da bilgi vererek ENUYGUN’da ENUYGUN24 koduyla araç kiralamada 3.000 TL’ye, bayram için yapılacak otel rezervasyonlarında ise 4.000 TL’ye varan indirim olduğunu belirtti. Özkan ayrıca TRANSFER15 koduyla ENUYGUN üzerinden yapılacak transfer rezervasyonlarında %15 indirim olduğunu da ekleyerek sözlerine son verdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

2021 yılından bu yana düzenlenen Global HR Summit, dünyanın pek çok farklı ülkesinden, çeşitli kültürdeki iş insanlarını ve insan kaynakları profesyonellerini bir araya getiriyor. Geçtiğimiz günlerde 4’üncüsü düzenlenen zirve bu yıl, “Değişimde Öncü Olmak” temasıyla gerçekleşti. 2 gün süren zirveye farklı ülkelerden direktör ve C-level düzeyinde 1000’den fazla iş insanı katılım sağladı.

Zirvenin ilk gün akşamında uluslararası İnsan Kaynakları profesyonellerine özel bir davet veren Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı; hayata geçirdiği çözüm modellerini uluslararası platformlara taşıyarak gençlere daha fazla fırsat eşitliği sunmayı amaçlayan Esas Sosyal’in programlarına dair detayları paylaştı.

Genç istihdamında insan kaynakları profesyonellerinin önemli bir rolü olduğunu, problemin ancak kurumlarla ve profesyonellerle el ele vererek çözülebileceğini ifade etti. Davete ayrıca, Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat ve Hayırlı Sabancı Desteğiyle İngilizce Fırsatım Programlarından mezun olan gençler de katılarak insan kaynakları profesyonellerine programların etkisinden bahsettiler. 

Emine Sabancı Kamışlı, zirvenin ikinci gününde ise, “Duayenden Dinle” panelinde katılımcılarla deneyimlerini ve görüşlerini paylaştı.

İnsan Kaynakları profesyonellerinin ve kurumların fikir paylaşımında bulunmasının çok kıymetli olduğunu belirten Emine Sabancı Kamışlı; “Bir sosyal yatırımın sürdürülebilir olması için kapsayıcılık ve çeşitlilik anlayışıyla el ele vermek gerekiyor. Kurumlar el ele verirse çözüm geliştirir, sürdürülebilir fayda yaratır. Biz de Esas Sosyal olarak eğitimli gençlere fırsat eşitliği sunmak adına birbirinden beslenen, Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat, Hayırlı Sabancı Desteğiyle İngilizce Fırsatım ve Mezun Programları etrafında genişleyen bir ekosistem yarattık. Ekosistemimiz bizim en güçlü kasımız… Her bir katkı, her bir fikir ve her bir çaba, büyük resmin önemli bir parçası. Yarattığımız faydayı üst üste koyarak gençlerin gelişimlerini destekliyoruz. Kurumsal destekçilerimizin araştırdığı, değerlendirdiği ve yatırım yaptığı bursiyerlerini biz de programlarımıza dahil ediyoruz. Sosyal fayda egoyu değil birlikteliği sever. Biz sosyal faydayı derinleştirerek yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Gençler özellikle okuldan işe geçiş dönemlerinde fırsat eşitliği ile buluşmak için ihtiyaç duydukları desteği insan kaynakları profesyonellerinden bekliyorlar. CV’lerinin değerlendirilmesi ve sonucu olumsuz olsa bile mülakata çağırılmak onlar için çok kıymetli. Gençlere fırsat verin, onların umutlarını yeşertin” dedi.

Global HR Zirvesi’nde sosyal fayda odaklı öncü ve örnek çalışmalarından ötürü Zirve Başkanı Seda Mızraklı Ferik tarafından Emine Sabancı Kamışlı’ya Üstün Başarı Ödülü takdim edildi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı