Atların evrimi ve gelişimi günümüzde yapılan fosiller üzerindeki çalışmalar ile harika bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Biyolojide bulundukları türe Atgiller denilir ve Latince adı Equidaee’dir. Bazı başka türlerle, gergedan, tapir gibi birleşerek Tek Toynaklılar sınıfını oluştururlar.
Bu tek toynaklı takımın ayırt edici özelliği topuk kemikleri üzerinde gözle görülür bir biçimde bulunan atlara vurulan eyerlere benzeyen çıkıntılardır. Bu takım yani tek toynaklılar, Latince ismiyle Perissodactlya takımı günümüzden yaklaşık 45 milyon yıl kadar önce kendi takımına benzeyen farklı takımın soyundan gelen memelilerin evrimleşmesi sonucunda oluştuğu düşünülmektedir. Atların evrimleşme sürecinde şu an günümüzde bulunmayan ancak o dönemde atların günümüzdeki halini almasını sağlayan diğer at ırklarının evrim aşamalarına şu atlar dahildir:
Erken Atlar Dönemi
Günümüzden yaklaşık 60 milyon yıl önceye tarihlenen bu atlar; Hyracotherium, Eohippus, Mesohippus, Miohippus.
Tam Atlar Dönemi
Yaklaşık olarak 30 milyon yıl önceye tarihlenen atlardır. O dönemde tek toynaklılardan en ilgi çekici olanı Paraceratherium linxia ense adlı gergedan benzeri ancak boyu zürafadan bile daha uzun olan Orta Asya’da yaşadığı düşünülen at, gergedan cinsi hayvanlardır. Bu dönemin diğer bilinen atları; Kalobatipus, Parhippus, Merchippus, Hipparion, Plihippus, Dinohippus (Kuzey Amerika’da yaşadığı kesin kanıtlanmıştır.) ve Plesibbus.
Günümüzdeki atların ataları olan atlar ya da atgiller, son buzul çağında yani günümüzden yaklaşık olarak 2.580.000 ila 11.700 yıl arası kalan bir tarihi kaplayan dönemde günümüz Amerika’sından Asya’ya yayılmış ve o dönemin çevre koşullarına adapte olarak hayatta kalabilmişlerdir. Günümüz atlarının atalarının kesin olarak bu şekilde geldiği kanıtlanmasına rağmen halen bu rotadan gelip gelmediği kanıtlanamayan atların ataları vardır. Bunlardan bir tanesi pony diye de tabir edilen, atlardan daha ufak, daha yavaş ve haliyle daha savunmasız, bulunduğu ortamda saklanarak hayatta kalmaya çalışan atlar ve bu ponylerden daha büyük olan, daha hızlı ve daha güçlü olan günümüz atlarıdır. Bu pony sınıfının ilk tipi; Kuzeybatı Avrupa’da yaşadığı düşünülen, ormanlık alanlar içinde yaşamış olan ve nemliliği seven ponylerdir. Bunlar diğer ponyler gibi küçük boyutlu, nemlilik dolayısıyla genişçe burun delikleri bulunan, daha koyu derili, küçük, sarkık ve bol kıllı kuyruğu olan ponylerdir. İkinci tip ponyler; günümüzdeki pony denilince ilk akla gelen türe yakın olan, ilk tipte kıyasla daha irice ve hızlı olan ancak modern atlara göre yine küçük kalan, Avrupa ile Asya arasındaki bölgenin Kuzey’inde yaşamış olan, ayakları kılsız ve yaklaşık 1,5 metre boyutundaki ponylerdir. Günümüz atlarındaki ilk tip ise; günümüz Asya coğrafyasında yaşamış olan, fosillerine de yalnızca burada rastlanan, ponylerden daha uzun, ince ve çevik, Ahalteke diye tabir edebileceğimiz atlardır. Bunların başları darca ve uzundur, boyları yaklaşık 1,6 metre civarındadır. Bahsi geçen belirsiz tipler arasında en iricesi olduğu düşünülür. İkinci tip ise; Hazar civarında, Batı Asya’da yaşayan fosillerine ilk orada rastlanan, ilk tipe kıyasla bariz bir şekilde ufak olan, (yaklaşık 1,3 metre civarında) ufak kulaklı, ince bir kemik ve kas yapısına sahip, kuyruğu bol kıllı ve sarkık at tiplerindendir.
Modern atların ataları kesin olarak şu şu atlardır diye kesin bir kanıt gösterebilmek günümüzde maalesef oldukça zordur. Milyon yıllar içerisindeki dünyada olan değişimler, fosillerin tüketilmesi ya da tahrip edilmesi gibi konular bu konuda kesin bir bilgi toplanılmasını güçleştirmektedir. Bu yüzden atların ataları konusunda süregelen tartışma halen hararetli bir şekilde devam etmektedir. Günümüzdeki at cinslerini kıyaslayarak belirli fikirler elde edebilmek mümkündür. Mesele Arap atları diye tabir ettiğimiz atlar daha kısa mesafeleri hızlı alır, çöl iklimine ve kumda koşmaya daha uygun bir evrim sürecinden geçmiştir. Asya atları ise Arap atlarına kıyasla daha uzun mesafeleri iyi koşabilmekte, bozkır, step gibi iklimlerin sebep olduğu zeminlerde daha rahat hareket edebilmektedir. Bu da günümüz atlarının bulunduğu coğrafyaya göre uyum sağladığını göstermektedir. Avrupa’da gözüken ve tarihlenen en son vahşi atların soyu maalesef 19. Yüzyıl ortalarına doğru günümüz Ukrayna’nın olduğu Rusya coğrafyasında tükenmiştir. Avrupa’da yakın tarihte yaşamış vahşi atların varlığının 20. Yüzyıla kadar devam ettiği söylenebilir. Bu atların vahşi olarak nitelendirilmesi eski tarihli atların atalarıyla aynı gen ırkına sahip olup olmaması gibi sorular muallaktadır. Bu sorunun cevabını öğrenmek ise neredeyse imkansızdır. Modern dünyada halen vahşi atlar varlıklarını sürdürmektedir. Bunların sayıca en fazlası Amerika’da birçok markanın ve oluşumun da sembolü olan Amerika tipi vahşi atlardır. Günümüz vahşi atlarının sayıca en çoğunu bu atlar oluşturmaktadır. Amerika’da bulunan bu atların oraya Amerika keşfedildiği dönemde insan eliyle getirildiği düşünülmektedir. Günümüzde gördüğümüz bu vahşi atların bir şekilde insanlardan kaçarak doğada kendi çarelerine baktığı ve ürediği düşünülmektedir. Yine yakın tarihte 1960’lara kadar Moğolistan yabani atları Rusya taraflarında görülmüştür. Moğolların Taki adını verdiği bu atlar (Latince adları Przewalsky) son kaydedilen tarihe göre 1960 yılında görüntülenmiştir.
Atların Evcilleştirilmesi
Atların en erken evcilleştirilen hayvanlardan biri olmadığı bilinmektedir. Tarihi kayıtlara göre ilk evcilleşen hayvan köpekken, atlar ile köpeklerin evcilleştirilmeleri arasında yaklaşık 2000 yıllık bir süre vardır. Tabii bir hayvanın evcilleştirilerek insanlar tarafından kullanılmasının ardında birçok sebep yatmaktadır. İnsanlar bulundukları coğrafyaya göre çevrelerinde yaşayan hayvanları ihtiyaçları dahilinde evcilleştirmişlerdir. Daha ziyade yerleşik hayata geçen insanlar haliyle kümes hayvanları, otlak hayvanlarını evcilleştirmeyi tercih ederken göçebe yaşayan insanlar, kendi ihtiyaçlarına göre olan hayvanları evcilleştirmişlerdir. Ya da köpeklerde olduğu gibi korumak ve haber vermek amacıyla, liderlerine olan bağlılıkları nedeniyle köpekler evcilleştirilmiştir. Yani günümüz köpeklerinin bulunduğu konumdan oldukça farklı bir amaçla evcilleşmişlerdir. Haliyle atlar da öyle.
Atların evcilleşmesinden günümüze kadar olan süreçte atların kültürlerdeki amacı farklılaşmıştır. Burada modern yaşamın içerisinde atların hem bakımlarının zahmetli olması, hem sonuçta büyük bir canlı olduğu için modern apartman yaşamına uymaması, hem de yavaş kalması değerlendirilebilir. Eskiden süvari birlikleriyle örneğin Moğollar dünyanın yarısını fethetmişlerken şimdilerde atların ordu üstünlüğü bakımından hiçbir albenisi kalmamıştır. Modern insanların atlara olan bu bağlılıkları bu değişimden nasibini almamıştır diyebiliriz. Günümüzde atlar halen çeşitli faaliyetler ve amaçlar doğrultusunda yetiştirilmeye devam etmektedir. Bunlardan kişisel turizm ihtiyaçlarının dışında kalan asıl kullanım amacı spor ve yarışlar üzerinedir. Dünyanın birçok yerinde at yarışları düzenlenmekte ve atlara olan ilgi bu sayede diri tutulmaya devam etmektedir. Hatta öyle ki yalnızca at yarışlarına ilgisi olan bir insan atlar hakkında birçok biyologdan daha fazla bilgi sahibi olmaktadır. Bunun sebebi hem bu bahsi geçen bağlılık hem yarışlar içerisinde kazanmaya olan gayrettir.
Bu insanlar yarış bülteni hazırlarken kılı kırk yararak bir araştırma yaparlar. At yarışı bülten ise insanların yarışlar öncesinde birtakım araştırmalar yaparak hazırladıkları bültenlerdir. İddaa bülteni gibi insanlar yarışlardan önce sıkı bir çalışma ve araştırmayla yarış bülteni hazırlarlar. Bu yarış bülteni eğer iyi bir araştırma ve gelişim sürecinden geçmişse belirli şans faktörlerinin de eşliğinde bahisçiye bir kazanç sağlar. Eğer at yarışları konusunda gerekli bilgi ve donanıma sahip olmayan bir insan bu yarış bülteni için bir araştırma yapmak isterse muhtemelen bu araştırması günler hatta aylar sürecektir. Tıpkı iddaa bülteni hazırlarken olduğu gibi at yarışlarında koşan atlar hakkında da birçok bilgiye sahip olmak gerekir. Örneğin yarış bülteni hazırlayacaksınız ancak o gün koşacak atların geçmiş performanslarını bilmiyorsunuz. Burada hazırlanan at yarış bülten düşük ihtimal bir başarı sağlayacaktır.
Galatasaray
34 +59 93Fenerbahçe
34 +58 89Trabzonspor
34 +15 58Başakşehir
34 +7 52Beşiktaş
34 +5 51Kasımpaşa
34 -3 49Ç. Rizespor
34 -6 49Alanyaspor
34 +3 48Sivasspor
34 -4 48Antalyaspor
34 -3 45Adana Demir
34 +2 41Kayserispor
34 -9 40Samsunspor
34 -7 39MKE Ankaragücü
34 -3 38Karagümrük
34 -2 36Konyaspor
34 -14 36Gaziantep FK
34 -15 34Hatayspor
34 -10 33Pendikspor
34 -32 30İstanbulspor
34 -41 16Burcunuzu ve onun burcunu seçerek, birbirinize olan uyumunuzu hemen öğrenebilirsiniz.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.